Fenerbahçe ile Galatasaray, Trendyol Süper Lig'in 6. haftasında karşılaştı. Ülker Stadyumu Şükrü Saraçoğlu Spor Kompleksi'nde oynanan mücadele, sarı-kırmızılıların 3-1’lik zaferiyle tamamlandı. Galatasaray'a galibiyeti getiren goller Lucas Torreira, Dries Mertens ve Gabriel Sara'dan geldi. Fenerbahçe'nin tek golü ise penaltıdan Edin Dzeko ile geldi.
‘GERİLİM DEĞİL, FUTBOL ÖN PLANDA’
Uğur Meleke, ‘’Oh be... Nihayet içinde yüksek doz futbol olan bir Fenerbahçe - Galatasaray derbisi izledik dün. Bunun için önce her iki takım futbolcularına ve teknik kadrolarına, sonra da derbinin altıncı haftaya konulması kararını alanlara teşekkür etmek gerek. Yıllardır kendimi hırpalıyorum, şu derbiyi otomatik olarak sondan bir önceki haftaya koymayın, gerilimi yükseltiyorsunuz, futbol oynanmıyor diye... Nihayet bu aptalca ısrardan dönüldü. Derbi altıncı haftaya konuldu. Ve dün ilk düdükten son ana kadar heyecanla dolu, iyi ki futbol var diyebileceğimiz, gerilimden değil oyundan bahsedebileceğimiz bir derbi izledik hep birlikte.’’ ifadesini kullandı.
GALATASARAY’DA YILDIZ PERFORMANS ÖNE ÇIKTIHer iki takımın da üçüncü bölgede bolca aksiyon yarattığı, orta sahaların çoğunlukla transit geçildiği maçta farkı bence bazı özel oyuncular yarattı dün. Victor Osimhen gelene kadar Galatasaray geriden uzun metrajlı çıkışlarda bu kadar yüksek yüzdeyle hücum edemiyordu. Uluslararası yıldız Victor Osimhen, dün ilk yarıda kendisine gelen 4 topu doğru kullanarak 4 net pozisyon yarattı takımına.
TADİC’İN YÜKÜ KISITLANDI
Fenerbahçe’deyse sezon başından beri ikinci-üçüncü bölge bağlantı yükü Tadic’in omzundaydı. Dün Jakobs, Tadic’in etkinliği oldukça kısıtladı. Ve bir ara Fenerbahçe sürekli Maximin kanadını kullanmak durumunda kaldı. Ben Mourinho’nun dün İrfan Can’ı çok geç kalmadan 46’da oyuna sokacağını düşünüyordum. İrfan tuşuna basmak için 60’a kadar bekledi. Mourinho, İrfan Can’ı soktuğunda Galatasaray üçüncü golü bulmuş ve fişi çekmişti zaten.
KULÜBEYE KART ŞOVU TEPKİSİ
Dün büyük heyecanla geçen maçta, top sürekli iki kalede gidip geldi. Sadece 23. dakikada başlayan kulübeye yapılan kart şovu, 3-4 dakikalık tempoyu düşürdü. Hakem, tanımadığımız iki kişiye sarı kart gösterdi. Lütfen bu uygulamayı değiştirsinler; teknik direktörler dışında kimse için kenara gelinmesin. İlk yarı gollerin ve pozisyonların bol olduğu bir devreydi. İsmail’in düşük performansı dikkat çekti; ilk 10 dakikada 3 top kaptırdı. İki takım defansı öne çıkarınca kanatlara atılan toplar tehlikeli oldu. Szymanski’nin auta giden vuruşunun ardından Galatasaray, Torreira ile jeneriklik bir gol buldu.
GALATASARAY PLANLI OYNADI, KAZANDI2. yarı İsmail-Amrabat değişikliği ile başladı. Fenerbahçe baskı kurarak risk almaya başladı ama pozisyon da verdi. Yine taçtan gelen bir topta Sara güzel bir vuruşla 3. golü attı. Penaltıdan sonra F.Bahçe kısmen ümitlendi. Mourinho değişikliklerle riski maksimuma çıkardı, Bu golden sonra oyuna baktığımızda Fenerbahçe farkı kapayıp beraberliği sağlayabilir miydi? Yoksa Galatasaray farkı daha da açabilir miydi? Pozisyonlara baktığında tüm kamuoyu sanırım ikinci görüşte olur.
F.Bahçe bu maçta gerçekten istedi ama istediğini beceremedi. G.Saray neyi nasıl oynayacağını bilerek oynadı, doğru bir format ve bir planlama ile üç puanı aldı. Son dakikalarda o mesafeden golü bulamayan En Nesyri bu ligin en yüksek bonservis maliyetine sahip. Son zamanlarda temposu yüksek hareketli pozisyonu bol olan zevkli bir derbi izlettirdi iki takım da.
OKAN BURUK’UN STRATEJİK HAMLESİ
Okan Buruk’un maç önü stratejisi becerikliydi. Sara-Mertens ve zaman zaman içe gelecek Barış Alper ile merkezde sayısal üstünlüğü yakalamak. Victor Osimhen’e atılacak ve indireceği toplara, etrafındaki oyuncuların ceza sahası koşularıyla pozisyon bulmak. Eğer Dusan Tadic ve Allan SaintMaximin kanatlarıyla oynuyorsanız, topa sahip olmayı %60 bandına çıkartamadığınız zaman sorun olur ki oldu da. Victor Osimhen’e atılan uzun toplar Fenerbahçe’nin takım boyunu uzattı, boş alanlara deplase olan oyuncularla da Galatasaray oyunu istediği gibi yönetmeyi başardı. 2 ve 3. goller bu şekilde geldi.
hürriyet