Kırmızı eti azaltın! Uzmanından kritik uyarı

Prostat kanseri, erkeklerde sıkça rastlanan bir kanser türüdür ve tedavi sürecinde sağlıklı beslenmenin önemi büyüktür. Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Hüseyin Cihan Demirel, Prostat kanseri tanısı almış kişilerin diyetlerine özen göstermeleri gerektiğini belirtiyor. Demirel, kırmızı et ve doymuş yağların tüketiminin azaltılmasını öneriyor.

TÜRKİYE’DE PROSTAT KANSERİ ARTIŞI

Türkiye’de prostat kanseri, erkekler arasında en sık rastlanan kanser türlerinden biridir. Her yıl binlerce yeni vaka tespit edilmekte ve son yıllarda bu vakaların sayısında artış gözlemlenmektedir. Artışın nedenleri arasında toplumun yaşlanması, sağlık hizmetlerine erişim olanaklarının genişlemesi ve farkındalığın artması yer almaktadır. Ayrıca, PSA testlerinin yaygınlaşması erken teşhis oranlarını artırmıştır.

YAŞ VE PROSTAT KANSERİ RİSKLERİ 

Prostat kanseri genellikle erken aşamalarda belirgin semptomlar göstermez. Ancak hastalık ilerledikçe bazı belirtiler ortaya çıkabilir. Bunlar arasında idrar yaparken zorluk, zayıf idrar akışı, idrar sırasında yanma veya ağrı, idrarda kan görülmesi, sırt ve pelvik bölgede ağrı yer alır. Ayrıca ejakülasyon sırasında ağrı, idrar kaçırma ve ileri evrelerde kemik ağrıları görülebilir. Bu belirtiler başka sağlık sorunlarıyla da ilişkili olabileceğinden, doktora başvurulmalıdır.

Prostat kanserinin kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı risk faktörleri vardır. Bunlar arasında yaş, aile öyküsü, genetik yatkınlık, hormonlar ve yaşam tarzı bulunur. Özellikle 50 yaş ve üzerindeki erkekler, ailede prostat kanseri öyküsü olanlar ve genetik yatkınlığı bulunan kişiler risk altındadır. Sigara, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam tarzı da risk faktörleri arasındadır.

PROSTAT KANSERİ TANI YÖNTEMLERİ

Prostat kanserinin erken teşhisi tedavi sürecinde kritik öneme sahiptir. Tanı yöntemleri şunlardır:

PSA Testi: Kan testinde yüksek PSA seviyeleri prostat kanseri riskini işaret eder.

Parmakla Rektal Muayene (PRM): Doktor, prostatı parmakla kontrol ederek anormal büyümeleri değerlendirir.

Görüntüleme Yöntemleri: MRI ve ultrason gibi yöntemlerle tümörün boyutu ve yayılımı incelenir. Ayrıca PSMA-PET ve kemik sintigrafisi ile uzak organ ve kemik metastazları araştırılır.

Biyopsi: Prostat dokusundan örnekler alınarak mikroskop altında incelenir ve kanserli doku olup olmadığı belirlenir.

Prostat kanseri teşhisi konmuş kişilerin dengeli ve sağlıklı bir diyet uygulamaları önemlidir. Doç. Dr. Demirel, “Sebze ve meyve tüketimi, özellikle antioksidan açısından zengin domates ve brokoli gibi gıdalar önerilir. Lifli besinler, tam tahıllı ürünler ve baklagiller sindirimi kolaylaştırır. Kırmızı et ve doymuş yağların azaltılması, omega-3 yağ asitleri açısından zengin besinlerin tercih edilmesi faydalıdır. Ayrıca, fazla süt ürünleri tüketiminin prostat kanseri riskini artırabileceği bazı çalışmalarla gösterilmiştir, bu nedenle bu ürünler dengeli şekilde tüketilmelidir,” diyor. Erken teşhis ve sağlıklı bir yaşam tarzı, prostat kanseriyle mücadelede büyük rol oynamaktadır.