Samsun'un Çarşamba ilçesi Çınarlık Mahallesi’nde C6 Group tarafından kurulması planlanan mangal kömürü ve Eğercili Mahallesi’nde Oltan ve Köleoğlu Enerji’nin yatırımcılığında yapım çalışmaları süren biyokütle enerji santraline izin vermeyeceklerini söyledi.
‘İKİ TESİSİ DE KAPATTIRACAĞIZ’
“Korona virüsü nedeniyle bütün dünyanın karantina altında yaşadığı zor günlerden geçiyoruz. Bu zor günlerde yaşama hakkı ve özellikle de sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının önemini daha çok anlıyoruz” diyen Mehmet Özdağ, “Çarşamba ilçesi Eğercili ve Çınarlık mahallelerinde yapılması kararlaştırılan zehir santralları ile neleri kaybedeceğimiz böyle günlerde daha çok anlıyoruz. İnsanlık korona virüsü ile ortaya çıkan ve bütün dünyayı sarsan tehlikeyi aklın ve bilimin üstünlüğü ile yenecektir. Eğercili ve Çınarlık mahallerimizde kurulmak istenen zehir tesislerini de aklın ve bilimin üstünlüğü ilkesine bağlı kalarak yeneceğiz ve haklı mücadelemiz sonucunda bu iki tesisi de kapattıracağız” diye konuştu ‘BİLİRKİŞ RAPORU OBJEKTİF DEĞİL’
Mehmet Özdağ, “Çarşamba ilçesi Çınarlık Mahallesi’nde yapımına başlanan mangal-nargile kömürü ve elektrik enerjisi üretimi projesi ile ilgili olarak ‘ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) Gerekli Değildir’ şeklindeki Valilik işleminin iptali isteği ile açılan davada 26 Kasım 2019 günü yapılan keşif sonucunda hazırlanan bilirkişi raporu mahkemece yetersiz görülmüştür. Tarafsız ve objektif bulunmayan raporun bilimsel esaslara dayanmadığı tespit edilmiştir. Çınarlık projesini üstlenen C6 Group Karbon Üretim San. Tic. A.Ş.’nin proje dosyasındaki verilere göre ağır bir çevre tahribatı kaçınılmazdır. Sistemin çalışması için çok miktarda her türlü biyokütle yakıtının yakılması; hava ve toprak kirliliğinin yanı sıra içme, kullanma suyu ve yeraltı su kaynaklarında da kirliliğe neden olacağı gibi, Samsun, Ordu, Sinop, Çorum, Amasya ve Tokat gibi çevre illerdeki ormanlarda açma, kesme ve yıkıma neden olacağı bilinmektedir. Geniş bir alanda kalıcı çevresel etki ve zararların yanısıra, bitki ve hayvan yaşamı da tehdit altındadır. Eğercili ve çok yakınındaki Çınarlık zehir tesisleri nedeniyle bölgemizde halk sağlığı ve iklim yönünden hayati tehlikeler kapımıza dayanmıştır” şeklinde konuştu. ‘VALİLİĞİN KARARI YASAK DAYANAKTAN YOKSUN’
“Bakanlar Kurulu kararı uyarınca mutlak tarım arazisi sayılan Çarşamba köy ve mahalleleri ‘tarım dışı arazi’ kapsamına alınamayacağı için, Valilik işlemi Bakanlar Kurulu kararının üzerinde değildir” diyen SAMÇEP Sözcüsü Özdağ, şöyle devam etti: “Eğercili ve Çınarlık mahallelerinde zehir santralı kurulmaya çalışılırken, herhangi bir alternatif arazi araştırması yapılmamıştır. Bu husus Samsun İdare Mahkemesi kararı ile de sabittir. Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile 2016/9620 sayılı Bakanlar Kurulu kararı karşısında Eğercili ve Çınarlık zehir tesislerine ilişkin Samsun Valiliği işlemlerinin hiçbir hukuki ve idari geçerliliği kalmamıştır. Sadece bu husus dahi, tek başına, Samsun Valiliği tarafından yapılan ‘ÇED Gerekli Değildir’ işlemin yasal dayanaktan yoksun olduğunu kanıtlamaktadır. Yüklenici firmayı koruyup kollama uğruna hazırlanan sözde bilirkişi raporunun hiçbir hukuki ve ilmi geçerliliği kalmamıştır. Yaşama hakkı, bütün hak ve özgürlüklerin başında gelmektedir. Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının korunması da, bütün bireylerin ve kurumların anayasal yükümlülüğüdür. Bu anayasal yükümlülüğün bir an önce yerine getirilebilmesine dair umudumuzu kamuoyu ile paylaşıyoruz. Hukuktan, hukukun adilce uygulanması talebimizden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.” Tolga BİRGÜCÜ
“Korona virüsü nedeniyle bütün dünyanın karantina altında yaşadığı zor günlerden geçiyoruz. Bu zor günlerde yaşama hakkı ve özellikle de sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının önemini daha çok anlıyoruz” diyen Mehmet Özdağ, “Çarşamba ilçesi Eğercili ve Çınarlık mahallelerinde yapılması kararlaştırılan zehir santralları ile neleri kaybedeceğimiz böyle günlerde daha çok anlıyoruz. İnsanlık korona virüsü ile ortaya çıkan ve bütün dünyayı sarsan tehlikeyi aklın ve bilimin üstünlüğü ile yenecektir. Eğercili ve Çınarlık mahallerimizde kurulmak istenen zehir tesislerini de aklın ve bilimin üstünlüğü ilkesine bağlı kalarak yeneceğiz ve haklı mücadelemiz sonucunda bu iki tesisi de kapattıracağız” diye konuştu ‘BİLİRKİŞ RAPORU OBJEKTİF DEĞİL’
Mehmet Özdağ, “Çarşamba ilçesi Çınarlık Mahallesi’nde yapımına başlanan mangal-nargile kömürü ve elektrik enerjisi üretimi projesi ile ilgili olarak ‘ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) Gerekli Değildir’ şeklindeki Valilik işleminin iptali isteği ile açılan davada 26 Kasım 2019 günü yapılan keşif sonucunda hazırlanan bilirkişi raporu mahkemece yetersiz görülmüştür. Tarafsız ve objektif bulunmayan raporun bilimsel esaslara dayanmadığı tespit edilmiştir. Çınarlık projesini üstlenen C6 Group Karbon Üretim San. Tic. A.Ş.’nin proje dosyasındaki verilere göre ağır bir çevre tahribatı kaçınılmazdır. Sistemin çalışması için çok miktarda her türlü biyokütle yakıtının yakılması; hava ve toprak kirliliğinin yanı sıra içme, kullanma suyu ve yeraltı su kaynaklarında da kirliliğe neden olacağı gibi, Samsun, Ordu, Sinop, Çorum, Amasya ve Tokat gibi çevre illerdeki ormanlarda açma, kesme ve yıkıma neden olacağı bilinmektedir. Geniş bir alanda kalıcı çevresel etki ve zararların yanısıra, bitki ve hayvan yaşamı da tehdit altındadır. Eğercili ve çok yakınındaki Çınarlık zehir tesisleri nedeniyle bölgemizde halk sağlığı ve iklim yönünden hayati tehlikeler kapımıza dayanmıştır” şeklinde konuştu. ‘VALİLİĞİN KARARI YASAK DAYANAKTAN YOKSUN’
“Bakanlar Kurulu kararı uyarınca mutlak tarım arazisi sayılan Çarşamba köy ve mahalleleri ‘tarım dışı arazi’ kapsamına alınamayacağı için, Valilik işlemi Bakanlar Kurulu kararının üzerinde değildir” diyen SAMÇEP Sözcüsü Özdağ, şöyle devam etti: “Eğercili ve Çınarlık mahallelerinde zehir santralı kurulmaya çalışılırken, herhangi bir alternatif arazi araştırması yapılmamıştır. Bu husus Samsun İdare Mahkemesi kararı ile de sabittir. Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile 2016/9620 sayılı Bakanlar Kurulu kararı karşısında Eğercili ve Çınarlık zehir tesislerine ilişkin Samsun Valiliği işlemlerinin hiçbir hukuki ve idari geçerliliği kalmamıştır. Sadece bu husus dahi, tek başına, Samsun Valiliği tarafından yapılan ‘ÇED Gerekli Değildir’ işlemin yasal dayanaktan yoksun olduğunu kanıtlamaktadır. Yüklenici firmayı koruyup kollama uğruna hazırlanan sözde bilirkişi raporunun hiçbir hukuki ve ilmi geçerliliği kalmamıştır. Yaşama hakkı, bütün hak ve özgürlüklerin başında gelmektedir. Sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının korunması da, bütün bireylerin ve kurumların anayasal yükümlülüğüdür. Bu anayasal yükümlülüğün bir an önce yerine getirilebilmesine dair umudumuzu kamuoyu ile paylaşıyoruz. Hukuktan, hukukun adilce uygulanması talebimizden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz.” Tolga BİRGÜCÜ