Türkiye’de boşanma oranları hızla artarken, bu kararı alan çiftlerin çocukları onarılamaz hasarlar görüyor. Türkiye PDR Derneği Samsun Şube Başkanı Oğuz Özat, çiftlerin boşanırken kesinlikle uzman desteği almaları gerektiğinin altını çizdi
Son dönemde aile mahkemelerinde görülen boşanma davalarına talepleri hızla artış gösteriyor. 2016 yılına oranla 2017’de boşanma oranlarında artış gözlemlendi. Konuya ilişkin Gazete Gerçek’e değerlendirmede bulunan Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği (PDR) Samsun Şube Başkanı Oğuz Özat, boşanma esnasında çocukların onarılmayacak hasarlar gördüğünü kaydederek, anne ve babaların boşanma esnasında kesinlikle, psikolojik destek almaları gerektiğinin altını çizdi.
ORANLAR ARTTI
İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ve medya haberlerinden derlenen verilere göre; 2017 yılında 603 bin 976 kişi evlenirken, 136 bin 808 kişi boşandı. 2016 yılı raporlarına bakıldığında ise evlenen kişi sayısı 594 bin 493 kişi iken boşanan çiftlerin sayısının 126 bin 164 olduğu görüldü. Boşanma nedenlerine bakıldığında, genelde ekonomik geçim sıkıntısı, aile içi şiddet ve şiddetli geçimsizlik öne çıktı.
ETKİSİNDEN ÇIKAMIYOR
Oğuz Özat, ilk olarak “Boşanmalarda, anne ve baba bu kararı zaten almış olurken, en büyük zararı çocuk görüyor. Hatta çocuklar bunun etkisinden uzun yıllar çıkamıyorlar” diye konuştu. “Hakim ve savcılarımız bu kararı alırken, çocuğun düşünce ve davranışlarını dikkate de almaya çalışıyor” diyen Oğuz Özat, “Mahkemede karar alınırken; ‘Çocuk nereyi istiyorsa, orada kalsın’ mantığı çıkabiliyor. Bu durumu çok rahat kullanabilen çocuklar da var. Seçilmenin güzel bir durum olduğunun farkında olan çocuklar, boşanma durumlarında bunu anne veya babalarına bir baskı aracı olarak kullanabiliyor” şeklinde konuştu.
GİZLEYEN ÇOCUK VAR
Başkan Oğuz Özat, “Boşanma esnasında aileler, çocuğun bir başka baskısıyla da karşılaşabiliyorlar. Anne veya baba disiplin konusunda dik duruş gösterdiğinde; ‘Babama giderim’ veya ‘Annemde kalacağım’ sözleri ile karşılaşabiliyorlar” ifadelerini kullandı. “Parçalanmış ailelerin çocukları risk grubundadır” diyen Başkan Oğuz Özat, şöyle devam etti: “Bu çocuklarımız; davranış bozuklukları, uyuşturucu kullanımı ve diğer kötü alışkanlıklar ve de gelecekle ilgili olumsuz yönelmelere açıktırlar. Biz boşanmış aileleri hemen listeleriz. Üzerinde toplumsal araştırmalar yaparak, değerlendirmelerde bulunuruz. Toplumumuzda bir ailenin parçalanması, güzel ve olumlu karşılanmamaktadır. Bu görüntü, anne ve babası ayrılan çocuk için de aşırı olumsuz etkili olmaktadır. Örneğin, anne ve babasının ayrıldığını gizleyen çocuklar var. Ya da ayrılan kimse ‘Babam bizi terk etti.’ veya ‘Annem bizi terk etti.’ diyerek düşmanlık beslemesi var. Boşanma toplumun en büyük yıkıcı etkilerinden birisidir ve çok sağlıklı atlatılması gerekmektedir.”
DESTEK ALINMALI
Türk toplumunda genel olarak bakıldığında boşanma esnasında psikolojik destek alınmasının düşünülmediğini kaydeden Oğuz Özat, “Boşanma aşamasındaki çiftler, ‘Bizde sorun yok. Anlaşarak boşanıyoruz.’ diyorlar. Oysa ki, orada çok ciddi sosyal ve psikolojik etkiler vardır. Hiçbir şey görünmese bile, danışmanlık hizmeti alınmalıdır. Boşanacak kişilerin, aile terapistlerine, psikolojik danışmanlara veya psikiyatristlere giderek, ücretli veya ücretsiz destek almaları gerekir. Kısacası, boşanmalarda uzman desteği çok gereklidir” dedi.
Tolga BİRGÜCÜ
Tolga BİRGÜCÜ