Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ömer Gönül, 2020 yılında uygulamaya konan fiyat dalgalanması sınırlamalarının, perakende yatırımcıları aşırı risklere karşı korumak adına büyük önem taşıdığını belirtti. Bu düzenlemelere göre, bir hisse senedinin bir günlük işlem süresinde maksimum yükselme veya düşme oranı, bir önceki günün kapanış fiyatına göre yüzde 10 ile sınırlandırılmış durumda.
Bu kısıtlamalar, aynı dönemde getirilen açığa satış yasağıyla birlikte, Türkiye hisse senedi piyasasında önemli değişikliklere yol açtı. Yabancı fonlardan ziyade yerli yatırımcıların etkinliğinin arttığı görülürken, açığa satış yasağının 2025 yılında en büyük 50 hisse senedi için kaldırılması planlanıyor. Piyasa katılımcıları, bu adımın ardından başka gevşeme önlemlerinin alınıp alınmayacağı konusunda tahminlerde bulunuyor.
YATIRIMCI GÜVENLİĞİ İÇİN YENİ DÜZENLEMELER
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ömer Gönül, özellikle düşük işlem hacmine sahip dönemlerde algoritmik ticaretin eleştirilmesine karşı açıklamalarda bulundu. Bloomberg’e verdiği röportajda Gönül, "Orta ya da uzun vadeli yatırımcılar için algoritmalar bir sorun teşkil etmez. Ancak, günlük alım satım yapanlar için bu ticaret yöntemleri piyasa dinamiğinin bir parçasıdır. Bu uygulamalar tamamen yasaldır ve borsa tarafından düzenlenmektedir" dedi. Ayrıca, SPK'nın birincil görevini yatırımcıların hangi şirketlere yatırım yapmaları gerektiğini belirlemek yerine, açıklamaların doğruluğunu sağlamak olarak tanımladı.
DEVLET TAHVİLLERİNE YÖNLENDİRME DÜZENLEMESİ
Kasım ayında yapılan bir düzenleme ile, para piyasası fonlarının portföylerinin yüzde 10'unun devlet tahvillerine ayrılmasını zorunlu kıldıklarını belirten Gönül, bu kuralın doğrudan devlet tahvillerini desteklemeyi amaçlamadığını, aksine yatırımcıları daha güvenli varlıklara yönlendirmek için bir önlem olarak uygulandığını ifade etti.
GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNE YENİ FİNANSMAN ARACI
SPK Başkanı, gayrimenkul geliştiricileri için finansman seçeneklerini çeşitlendirmek amacıyla üzerinde çalıştıkları yeni bir tahvil aracıyla ilgili de bilgi verdi. Hem mülk tahvili hem de dönüştürülebilir tahvil özellikleri taşıyan bu yeni enstrüman, geliştiricilerin projelerini finanse etmek amacıyla tahvil ihraç etmelerine olanak tanıyacak. Yatırımcılar, tahvili bir mülke dönüştürebilecek veya mülkün değerinden memnun kalmazlarsa, faiz ödemesi ile birlikte nakit alabilecekler. Bu yeni finansman aracının, gayrimenkul projelerinin daha esnek bir şekilde finanse edilmesine katkı sağlaması bekleniyor.
sondakika