Her 3 kişiden 1’inde görülen zona ciltte döküntüler ile bilinen bir hastalık olsa da aslında sadece “kozmetik” bir sorun olmadığı belirtiliyor. Erken teşhisin önemli olduğu belirtilirken geç kalındıkça tedavisi de zorlaştığı öğrenildi.
UYKUDAN UYANDIRACAK KADAR ŞİDDETLİ OLABİLİR
Her 3 kişiden 1’i hayatı boyunca en az bir kere zonaya yakalanıyor. Zona ciltte döküntüler ile bilinen bir hastalık olsa da aslında sadece “kozmetik” bir sorun değil. 6 aya kadar devam edebilen, uykudan uyandıracak derecede şiddetli ağrılara neden oluyor. Teşhiste geç kalındıkça tedavisi de zorlaşıyor. Eğer gözde tutunursa görme, kulakta tutunursa işitme kaybı yapma ihtimali var. 50 yaşından sonra bağışıklık sisteminin de zayıflamasıyla görülme sıklığı artıyor. En büyük risk grubundakiler ise 65 yaş üstü.
“3-4 YAŞINDAKİ ÇOCUKLARIN SEVİYESİNE İNİYOR”
Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hüsnü Pullukçu’nun ifadesine göre, “50 yaşından sonra bağışıklık sistemi zayıflamaya başlıyor. Hele 65 yaşında bir bireyin bağışıklık seviyesi 3-4 yaşındaki çocukların seviyesine iniyor. O yüzden de korunmamız gereken hastalıklar var. Zona da bunlardan bir tanesi. Öncelikle hepimiz zaten suçiçeği geçirdik neredeyse. Herpes grubundaki bu virüsler alındıktan sonra bir daha gitmiyor ve bizimle yaşamaya devam ediyorlar. Ömür boyu bizimle kalıyorlar. Bağışıklık sistemi zayıfladığında ise uyanıyorlar” sözlerini kullandı.
“POPÜLASYONUN 3’TE 1’İ ZONA İLE KARŞILAŞIYOR”Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Selçuk Özger de “Zona için hiçbir hastalık olmasa dahi yaşın ilerlemesi bir risk faktörü. Yaş ilerledikçe risk artıyor. 1 yılda 1000 kişinin 4’ünde gelişiyor. Ancak tüm hayat boyunca popülasyonun 3’te 1’i zona ile karşılaşıyor. Yüzde 5’inde tekrar edebiliyor” ifadesini kullandı.
GEÇ TEDAVİ SONRASI SENARYO* Doç. Dr. Selçuk Özger, tedavide geç kalınması halinde zonayla gelişebilecek komplikasyonları şöyle sıraladı:
* Göz bölgesinde tutulma ile görme kaybına yol açabiliyor.
* Kulakta tutulum işitme kaybına, denge problemleri ya da baş dönmelerine neden olabiliyor.
* Bağışıklığı çok baskılanmış hastalarda iç organlarda tutulum olabiliyor.
* Damarın olduğu her yerde pıhtıya neden olabiliyor.
hürriyet
