Çoğumuz hayatı bir planlama harikasına dönüştürmek istiyoruz. Listeler yapıyoruz, hedefler belirliyoruz, kısa ve uzun vadeli planlarla yolumuzu çiziyoruz. Ve bazen hayat, bu planları bir satranç oyunundaki çıkmaz hamleler gibi boşa çıkarıyor.
Bu durumda plan yapmanın önemi sorgulanabilir mi? Planlarla birlikte hayatımızı bir matematik denklemine benzetebiliriz; bu denklemin bir çözümü olduğundan emin olmak için içine "sürpriz faktörünü" de dahil etmeliyiz. Bazen sürprizler, en iyi planlarımıza bile yeni anlamlar katar. Hayatın matematiği de tam bu noktada kendini gösterir.
Bir koç olarak pek çok kez şu soruyu duyuyorum: “Hayatımı daha planlı hale getirirken neden beklenmedik şeyler beni yıpratıyor?” Beklenmedik olan, bizim plana önceden dahil etmediğimiz bilinmeyendir. Oysa, bilinmeyeni de hesaplarımıza katabiliriz. Hayatı matematikle anlamlandırırken, denklemimizin bir tarafını da "esneklik" ve "yeniliklere açıklık" ile döşemeliyiz.
Denklem, bir tarafta bilinenlerin, diğer tarafta bilinmeyenlerin olduğu bir dengedir. Hayatta da aynı bu dengeyi kurmaya çalışırız. Günlük rutinler, kariyer planları ve hedefler bilinenlerdir. Bununla birlikte hastalıklar, ekonomik krizler ya da beklenmedik şans kapıları bilinmeyenler olarak karşımıza çıkar. Denklemin sağlıklı bir sonucu olması için bilinmeyenleri kucaklama becerisi geliştirmeniz gerekir.
Bir düşünün, bir seyahat planladınız. Harita çıkardınız, bütçeyi hesapladınız, otelleri ayarladınız. Yolculuk esnasında uçağınızın geciktiğini veya sevdiğiniz bir etkinliğin tesadüfen yakın bir şehirde olduğunu fark ettiniz. Bu olayı bir engel mi, yoksa yeni bir macera fırsatı mı olarak göreceksiniz? Aslında çözüm tam da sizin bakış açınızda yatıyor. Matematikte bir bilinmeyeni çözmek için formül uygulayıp değişen koşullara uyum sağlamak gerekir.
Eğitmen ve koç olarak, bireylerin hedeflerine ulaşma yolculuklarında sıkça denk geldikleri şu kavramı vurgularım: “Planlar yolunuzu belirler ama sürprizler ufkunuzu genişletir.”
Hayatın matematiğini kaldıraç olarak kullanmak istersek, minik tatlı aksiyonlara ihtiyacımız var; ana hedeflerimizi belirleyelim ve bu hedeflere ulaşmamızın farklı yolları olabileceğini hatırlayalım. Planlarımızı esnek bir yapıya kavuşturalım. Beklenmedik bir durumla karşılaştığımızda hemen şikâyet etmek yerine bunun bize sunduğu fırsatları araştıralım. Yeni kapılar, çoğu zaman şaşırtıcı yerlerden açılır. Hayatta başarının hem planlarla hem de yeniliklere açıklıkla geldiğini aklımızda tutalım. Büyümek için bilinmeyenlere de ihtiyacımız var. Her bireyin denkleminde farklı parametreler vardır. Kendimizi başkalarıyla kıyaslamak yerine, kendi denklemimizi belirleyelim ve o denklemin çözümü üzerinde çalışalım.
Hayatı bir denklem gibi görmek keyifli olsa da sürprizlerin bu denklemi karıştırma ihtimalini daima hatırlamalıyız. Sürprizlerin farkındalığı, bize yeni kapılar açar. Belki de uzun zamandır reddettiğimiz bir fikir tam da ihtiyacımız olan yeni bir hikâyenin başlangıcıdır.
Her gün her şey planlandığı gibi gitmeyecek; bu kesin. Bununla beraber sıkı bir planın yanına bir de "sınırsız esneklik" ekleyerek her şeyi kendi lehimize döndürebiliriz. Sonuçta, hayatın matematiği hem hesaplama hem de sürprizleri kucaklama sanatıdır. Sonuçta, “Hayat, siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir.” – John Lennon
M.Efsun Yüksel Tunç
Eğitmen ve Yönetim Danışmanı
Yaşam ve Yönetici Koçu
[email protected]
https://www.linkedin.com/in/efsunyukseltunc/
Instagram @indusefsun
#hayatınmatematiği #planlarvesürprizler #hayatdenklemi #esnekplanlama #koçlukvehayat #yeniliklereaçıklık #fırsatlaryaratmak
Harika bir yazı. Planlar esneyerek ve şevkle ilerlemek için var olmalıdır. Kaleminize sağlık hocam.