Dün, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 82'nci yıldönümüydü.
Türk ulusu, 57 yıllık yaşamına 11 savaş, 24 madalya, 7 nişan, 13 kitap, özgür bir ülke, milyonlarca özgür insan sığdıran büyük lider Atatürk'e olan bağlılığını saat 9'u 5 geçe gözlerden düşen yaşlarla, özlem ve minnetle dosta düşmana bir kez daha gösterdi.
Samsun'daki anma töreninde yaşanan bazı aksaklıklar kimimizi üzse de, vatandaşlarımız Atatürk Onur Anıtı'nda yağmura rağmen saygı duruşunda bulunup, Ata'ya bağlılıklarını yoğun bir katılımla sundular.
Protokolünden, sade vatandaşına, gencinden yaşlısına herkes yine oradaydı.
Her fırsatta Atatürk'e saldırmayı görev bilenler bir kez daha bu muhteşem manzara karşısında ağızlarının payını aldılar.
Bombalı bir saldırıda yitirdiğimiz değerli hocam Ahmet Taner Kışlalı'yı hatırladım her 10 Kasım'da olduğu gibi.Ne diyordu Kışlalı; "Eğer Türkiye'de bir din devleti kurmak istiyorsanız, Mustafa Kemal'e saldırmanız elbette ki tutarlıdır. Eğer Türkiye'nin bir bölgesini ayırıp ırkçı bir devlet kurmak peşindeyseniz, Mustafa Kemal'e saldırmanın elbette tutarlı bir yanı vardır. Ama "çağı yakalama" arayışında görünürken aynı şeyi yapmaya kalkarsanız; belki - her garip şeyi yapanlara olduğu gibi- bazı dikkatleri üzerinize çekersiniz, ama inandırıcı olamazsınız."
Değerli hocam haklıydı. Türkiye'de Atatürk düşmanlığı, doğası gereği, zorunlu olarak bir biçimde gericilik ve emperyalizmle işbirliğine çıkıyor.
Türkiye ve Ortadoğu'ya rest çeken tüm BOP güçlerinin ortak özelliğinin Atatürk düşmanlığı olması rastlantı değil; Türkiye'de ve Ortadoğu'da demokratikleşme ve modernleşme hareketinin kesintiye uğratılmasının, giderek imha edilmesinin yolu Türk Burjuva Demokratik Devrimi ve onun aydınlanmacı çizgisinin imha edilmesinden geçiyor.
1945'lerde başlatılan karşı devrim 1990'lardan sonra küresel gerici emperyalist kapitalist çığla birleşti. Türkiye ve Ortadoğu'da siyonizm ve emperyalizmin zaferi, beş benzemezi laik, modern, aydınlanmacı, demokrat çizgiye düşmanlıkta birleştirmekten geçiyor.
Bağımlılar, doğal olarak, karakteri bağımsızlık olandan ölümüne nefret ederler. Bu beş benzemezli emperyalizme bağımlı Atatürk düşmanı gerici dalga, sosyal demokrat çizgiyi de imha ediyor. Emperyalizmin hakimiyeti ve petrol kuyularının bekçiliği için herkesten beklenen bu numarayı yutması ya da göz yumması. Kendimiz olmaktan vazgeçmemiz isteniyor.
Rahat uyu Ata'm; Bu numaraları yutmayız, bağımsızlığımızdan asla vazgeçmeyiz.
Minnetle ve özlemle...
