Cumhuriyetimizin Kurucusu, Büyük Türk Devrimi’nin yaratıcısı Türk Milleti’nin makûs talihini yenen, emperyalizmin planlarını tarihin çöplüğüne atan, onurlu bir ulusu çağdaş değerlerle yeniden var eden Büyük Atatürk’ü, aramızdan bedenen ayrılışının 86. yıl dönümünde, bir kez daha sarsılmaz bağlılıkla, saygı ve minnetle anıyorum!
Yüce Atatürk, en büyük eserin laik cumhuriyete sahip çıkıyor, gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde olanlarla mücadeleye devam ediyoruz…
Ruhun şad olsun
Saygı ve özlemle…
ABD İLE NEREYE?
ABD ile Türkiye yıllardır iki 'stratejik müttefik.'
Türkiye 1952’den beri NATO üyesi olarak grubun bir kanadını koruyor. Karadeniz ve Akdeniz’i bağlayan su yollarına göz kulak oluyor.
Türkiye geçmişte Amerikan politikasına ve çıkarlarına uygun bazı misyonlar da üstlendi. Kore’ye asker gönderdi; Somali ve Afganistan’daki görev güçlerine katıldı.
Türkiye ve ABD sadece NATO’da değil, G-20, OECD, IMF ve Dünya Bankası'nda beraber yer alıyor.
Yani işin güvenlik yanında bir de ekonomik boyutu var. Hatta iki ülke arasındaki ticaret hacmi 30 milyar doları aştı. Şimdi 100 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor.
En azından bizimkilerin niyeti öyle…
Obama döneminden bu yana Türkiye ile ABD arasında ciddi krizler yaşandı. Hele de Trump'ın 1. başkanlık döneminde.
Şimdi Trump ikinci kez başkan seçildi. İlk dönemine öre aha tecrübeli olduğunu düşünebiliriz. Ayrıca ABD'de gelen her yeni başkana ikili ilişkilerde yeni bir sayfa gözüyle bakılır.
Ama beklentiyi çok yüksek tutmamak gerek.
Zira ABD'de sadece başkanın kişisel tercihleri değil, Pentagon, Kongre ve diğer devlet kuruluşlarının etkisini de öğrendik.
Hele de Türkiye'nin BRICS niyetini açıkladığı bugünlerde sorunlu ve kırılgan Türk-Amerikan ilişkilerinin ne aşamaya geçeceğini yaşayarak göreceğiz.
Bence en önemlisi, zaman zaman neredeyse kopma noktasına gelen diyalogun sürdürülmesidir.