Küçük bir çocukken; biran önce büyümeyi isteyen çocuklardan biriydim ben.
Belki beni dinlesinler, ne istediğimi anlasınlar, benim de bir birey olduğumun farkına varsınlar diye belki de. Bunun tahlilini çocuk psikiyatristleri daha iyi bilirler ama artık yaşımın kemale erdiğini yavaş yavaş hissetmeye başladığım bugünlerde, yine sıkıntım 'büyümek' daha doğrusu 'büyüyememek!...
Tıpkı Türkiye gibi.
Baksanıza; Türkiye İstatistik Kurumu, Türkiye ekonomisinin ilk çeyreğine ilişkin büyüme rakamlarını açıkladı. Buna göre ekonomimiz geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 21.7 büyümüş.
İnsan seviniyor elbette. Ekonomide büyüme; insanların refahının yükselmesi, milli gelirden daha fazla pay alması, rahata ermesi demek.
Ama kazın ayağı hiç de öyle değil.
Elimi cüzdanıma atıyorum ne hikmetse o büyüme ve zenginleşmeyi bir türlü hissedemiyorum.
O büyümeden memur, emekli, dar gelirli de bir şey hissetmiyor,
Bu TÜİK, 'Ekonomi yüzde 21.7' büyüdü derken, market ve kira fiyatlarına bakıyor herhalde.
İYİ Parti'nin ekonomist Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Erhan Usta dün bununla ilgili twitter hesabında, dikkat çekici bir mesaj paylaşmış. Erhan Usta, büyüme rakamlarını değerlendirirken ücretlerin katma değer içindeki payının, geçen bir yılda 4,1 puan azaldığını, buna karşılık net işletme artığının ise yüzde 7 puan arttığına işaret ediyor.
Bunun anlamı şu;
Türkiye'de kar eden esnaf olmadığına göre; zengin daha çok zengin olmuş, fakir daha da fakirleşmiş.
Dar ve sabit gelirliler, enflasyon karşısında ezim ezim eziliyor.
Farkında mısınız bilmiyorum, markete çarşı pazara gidiyorum; herkeste yüzler asık, herkes gergin ve sinirli, 18-20 yaşındaki gençler bile adeta yaşlanmış gibiler. Umut yok, hayal yok. Geleceklerinden kaygılılar.
Çocukluğumdaki gibi şimdi de büyümek istiyorum.
Çok şey mi istiyorum?
*** *** ***
Yeni adli yıl başladı. Adaletin herkes içi işlediği; dürüst, güvenilir, haksızlıktan uzak duran, hukukun evrensel ilke ve esaslarına bağlı bir adli yıl olmasını diliyorum. Millet adına karar veren bağımsız ve tarafsız yargı, herkes için hava, su, ekmek kadar önemli. Adalet olmadan demokrasi, demokrasi olmadan iyi bir ekonomi de olmaz.
*** *** ***
Filenin Sultanları artık yarı finaldeler. Maçın ardından İzmir Marşı ile finale yükselme coşkusunu yaşadılar. Cumhuriyetimizin kızları inşallah mücadelelerini şampiyonlukla taçlandıracaklar. Filenin Sultanlarına dil uzatanlar, fetvalar verenler, sus pus oldunuz, hayırdır?
*** *** ***
Salı günü akşamı Atakum’da Emek Parkı'nda, Sefo isimli bir şarkıcının konseri vardı. Şimdiye kadar hiç duymamıştım. Samsun'dan Atakum'a gelebilmek için, kılı kırk yardım desem yeridir; trafik adeta felç oldu. Üstelik Sefo Samsunluymuş.
Merak edip baktım; Sefo, Spotify’da Türkiye’de en çok dinlenen sanatçıymış. Öncelikleri, dinledikleri, hassasiyetleri farklı yeni bir nesil geliyor. Z kuşağı dedikleri bu olsa gerek.