Samsun'da son verilere göre 41 bin 610 esnaf faaliyet gösteriyor.
Son yaşanan kurdaki dalgalanma, enflasyonist baskılar, alım gücünün düşmesi toplumun her kesimini olduğu gibi küçük işletmeleri de mağdur etmiş durumda.
Bakkalından, çaycısına, fırınından manifaturacısına, oto tamircisine ve toptancısına kadar binlerce esnaf, mevcut ekonomik şartlarda adeta ayakta kalma mücadelesi veriyor.
Yaşanan sıkıntı eylül ayı itibariyle ödemelere de yansımaya başladı. Çünkü karşılıksız çıkan çeklerde ve protestolu senetlerdeki artış artık iyice hissedilir hale gelmiş durumda.
Öyle ki karşılıksız işlemi yapılan çek tutarı Samsun'da 2020 ocak-eylül döneminde 81.7 milyon TL iken bu yılın 9 ayı itibariyle 86.9 milyon TL olarak belirlendi.
Aynı dönemde karşılıksız işlemi yapılan çek tutarı, yüzde 6.4 oranında artmış durumda.
Buna karşılık 2021 ocak-eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre ibrazında ödenen çek adedi ise Türkiye’de yüzde 6.5 oranında artarken Samsun'da yüzde 4.6 oranında azaldı.
Protesto edilen senetlerdeki sıkıntı ise daha büyük.
2021 eylül ayında bir önceki aya göre protestolu senet sayısında da yüzde 4.3 oranında artış var.
Samsun'da 2021 eylül ayında 8.3 milyon TL tutarında senet protesto edildi. Bu yıl protesto edilen toplam senet tutarı ise 76.51 milyon TL.
Samsun'un ekonomik gidişatına ilişkin önemli bir veri ise konut satışları.
İnşaat sektöründeki daralma, aynı anda birçok sektörü olumsuz etkilediği için bu verileri de dikkatle takip etmek gerekiyor.
TÜİK'in verilerine göre Samsun'da 2021 ocak-eylül döneminde 2 bin 504 adedi ipotekli yani banka kredisi yoluyla olmak üzere toplam 15 bin 620 adet konut satıldı.
Buna göre 2021 ocak-eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre; toplam konut satışı Samsun'da yüzde 22.1, ipotekli konut satışı ise yüzde 71.3 oranında azalmış durumda.
Faizler düşmesine rağmen konut satışlarının artmaması sizin de dikkatinizi çekiyor mu?
Kurdaki dalgalanma nedeniyle bilindiği gibi fahiş fiyat krizinin en fazla yaşandığı sektör konut sektörü oldu. Buna bağlı olarak konut satışlarının da Samsun'da çok ciddi oranda azalmış olduğu görülüyor.
Tüm bu verilerin anlamı şu;
Ülke ekonomisinin temel direği olan küçük işletmeler en ufak bir rüzgârda yerle bir oluyor. Her krizin yükü işletme sahiplerine kesiliyor. Kur artışı borç döndürmeyi zorlaştırdı. Alacağını almayan işletmeciler çeklerini ödeyemiyor, senetler protesto oluyor.
Diğer tarafta ise yüksek enflasyon altında her geçen gün daha da ezilen çalışanlar, emekçiler…
Kısacası, millette para yok. Geleceğinden kaygılı.
***
Asgari ücrette son toplantının dün yapılması bekleniyordu ama yapılamadı. Bugün ya da yarın asgari ücretin kaç lira olacağı artık belli olacaktır.
Geçen hafta Çalışma Bakanı'nın açıkladığı bir araştırma ilgimi çekti; İşçilere, işverenler ile profesyonel yöneticilere bakanlık olarak asgari ücret beklentilerini sormuşlar.
Buna göre;
İşçilerin büyük çoğunluğu ki bu yüzde 37'lik bir bölümü, asgari ücretin 3 bin 750 ila 4 bin lira arasında olmasını istediklerini söylemişler.
Yüzde 9'luk bir oran ise, 4 bin liranın üzerinde rakamları belirtmişler.
İlgi çekici olan küçük işletmelerde çalışan işçilerin beklentileri. 3 bin gibi rakamlara bile razı olduklarını söylemişler.
Aslında bu sebepsiz değil. Vatandaş işsiz kalma korkusu içerisinde.
Bu parayı ödeyemeyeceğini bildiği için küçük işletme sahibini de kollamaya çalışıyor.
'Ölümü görüp sıtmaya razı olmak' bu demek olsa gerek!