Ankara'da parlamento muhabirliği yaptığım yıllardan tanırım eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek'i…
Kendisinin bir zamanlar söylediği iddia edilen 'flört eden kadınlarla' ilgili sözleri, 1990'lı yıllarda Türkiye gündemine bomba gibi düştüğünde, ortalık karışmıştı.
Her ne kadar daha sonraki yıllarda bu sözleri söylemediğini bir kaç kez yinelese de hafızalarda yer etmişti bir kere.
Günümüzde Cumhurbaşkanlığı YİK Üyesi olan Cemil Çiçek, şimdilerde yeni bir açıklamasıyla daha yeniden gündemimize girdi. Ve o kadar önemli bir söz söyledi ki…
Ne diyor Cemil Çiçek: "Ramazanda midemizle tuttuğumuz orucu biraz da ağzımızla tutmamız lazım. Demokratik tövbeye ihtiyaç var..."
Açıklamalarından anladığım kadarıyla Cemil Çiçek'e bu sözleri söyleten; siyasette her geçen gün dibe vuran 'demokratik olmayan tutumlar', sorun çözemeyen, negatif siyaset ve kavga kokan açıklamalar yüzünde toplumda artık keskin bir çizgiyle belirginleşen kutuplaşma...
Cemil Çiçek'in 'demokratik tövbe' sözlerine elbette itirazım yok ama bana göre çok geç kalındı.
Şöyle ki yıllardır bu millet siyasi yöneticilerden, devlet görevlilerine kadar parmak sallayarak tehditler, şantajlar, hakaretlerden başka bir şey yok görmedi televizyon ekranlarında. Sıradan bir yurttaş bile zorla yanlılaştırıldı ya da muhalifleştirildi bu ülkede.
Eskiden siyasiler sorun yaratsa da hepimizi kucaklayan bir devlet vardı. Ya şimdi?
Adalet, toplum sözleşmesi askıya alınınca, yurttaş hakaret, tehdit ve şantajla zorla muhalif olmaya itilince ne güven ne huzur kaldı ortada. Modern ve demokrat olmayanların yıllardır 'demokrasi ve özgürlük' söyleminden de yoruldu bu millet.
'Demokratik tövbe'yle şimdiye kadarki günahlar silinir mi bilmem ama 'tuz çoktan koktu' gibi geliyor bana!
Siz ne dersiniz?