Asgari ücret zammı, maaşlara enflasyon farkı, EYT’liler, 3600 ek gösterge en son asgari ücrete ara zam, üniversite affı.
Bütün bu düzenlemeler Türkiye'nin seçim atmosferine girdiği bugünlerde gündeme gelince, 'değişim' taleplerine karşılık mevcut iktidarın oy potansiyelini korumak için elindeki bütün kozları masaya sürdüğüne işaret olarak yorumlanıyor.
Şimdi de 'genel af' konusu gündemde.
Sosyal medyada bu yönde çok yoğun bir talep olduğu açıkça görülüyor. Özellikle de iktidarın her daim destekçisi MHP'ye 'sözünü tut' hagtagiyle çok sayıda twit atılmış durumda.
Peki genel af çıkar mı?
Adalet Bakanlığı'na bağlı Ceza ve Tevkifevleri (CTE) Genel Müdürlüğü'nün 5 Mayıs 2022 tarihinde güncellediği verilere göre Türkiye'de 269 kapalı ceza infaz kurumu, 86 müstakil açık ceza infaz kurumu, 4 çocuk eğitimevi, 10 kadın kapalı, 7 kadın açık ve 8 çocuk kapalı ceza infaz kurumu olmak üzere toplam 384 ceza infaz kurumu var.
Bu kurumların toplam kapasitesi 275 bin 843 kişi. Oysa Türkiye'deki tutuklu ve hükümlü sayısına ilişkin veriler, mevcut kapasitenin üzerine çıkıldığını gösteriyor.
Öyle ki Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye'de -Kovid-19 iznine ayrılan hükümlüler dahil- 314 bin 502 tutuklu ve hükümlü var.
Bu kişilerin 96 bin 718'i açık ceza infaz kurumunda, 217 bin 784'ü ise kapalı ceza infaz kurumlarında bulunuyor.
Ülkede hapishane nüfusundaki artış ise alarm veriyor. TÜİK verilerine göre özellikle 2019'da toplam tutuklu ve hükümlü sayısı adeta tavan yaptı.
Sayı 2020 yılında düşse de istisnai bir durum söz konusuydu. Düşüşte, Kovid salgını nedeniyle açık cezaevinde kalan denetimli serbestlik kapsamındaki hükümlülerin izne çıkarılması ve infaz paketinde yapılan düzenlemeyle 90 bin kişiye tahliye yolunun açılması etkili oldu.
Avrupa Konseyi'nin çalışması da Türkiye'deki hapishane nüfusunun yüksekliğini gözler önüne serdi.
Lozan Üniversitesi'nin Avrupa Konseyi için yürüttüğü SPACE 1 adlı çalışmada yer alan "2020 Ceza İstatistikleri" raporuna göre Rusya 478 bin 714 mahkumla en fazla mahkum bulunan ülke olurken, onu 272 bin 115 mahkumla Türkiye izledi.
Peki böyle bir manzara karşısında genel af çıkar mı?
Bence çıkmamalı.
Her genel af, binlerce mağdur insan üretiyor. Devlete karşı işlenen suçlarda, devlet bağışlayıcığılığını kullanabilir ama kişiye yönelik suçlarda çıkarılan her af vicdanları sızlatıp. binlerce mağduriyet yaratıyor.
Örneğin birey kırmızı ışıkta geçmiştir, tabela kırmıştır, siyasi suç işlemiştir, evrakta sahtecilik yapmıştır, devlet bunları affedebilir. Ama Ahmet'i öldüren Mehmet'i affetme yetkisi ve hakkı devlette olmamalıdır.
Bu nedenle ben; genel aftan ziyade daha çok 'şartlı tahliye' benzeri bir sistemin hayata geçirilmesinden tarafım.
Evet, son dönemlerde ara ara sözü edilip sonra arkası gelmeyen “genel af” konusu, ülkenin seçim atmosferine girdiği bir ortamda yeniden seslendirilmeye başlandı.Bu çeşit söylentiler daha önce de çıkmış, ama arkası gelmemişti.
Şimdi 2023’te Cumhuriyetin 100. yılına girecek olmamız buna bir vesile olarak sunulabilir.
İzleyip göreceğiz.