Vatandaş, 'Bu santral bizi zehirliyor, tarımın cenneti Çarşamba Ovası'nda buna izin verilemez' deseler de; 'Siz ne yaparsanız yapın, ne söylerseniz söyleyin, biz bu santrali buraya kuracağız' diyenler yol almış gidiyor.
Yargı kararlarını bile neredeyse Arap saçına döndürdüler.
Danıştay daha bir ay önce, bu santrale verilen 'ÇED gerekli değildir' kararı doğru değildir, böyle bir santralin kurulması için 'ÇED kararı aranmalıdır' hükmünü veriyor ama üzerinden iki-üç ay geçmeden bu karara konu alan bilirkişi raporunu hazırlayanlara yapılan itirazı kabul ederek, yerel mahkemenin kararını bozuyor.
Şimdi 3'üncü kez bilirkişi heyeti gelecek!
Bu santral kaçak yollarla yapılmasına, plansız, izinsiz olarak başlamasına 2 defa Bölge İdare Mahkemesi 'ÇED GEREKLİDİR' diyerek kapatma kararı almasına rağmen...
Nasıl olduysa oldu, jet hızıyla bu karar üst mahkeme tarafından bozuldu ve yürütmeyi durdurma kararı da ortadan kalktı.
Yöre halkının avukatı Serpil Dönmez, şimdi tekrar keşif yapılacağını ve 3. kez bilirkişi heyeti oluşturulacağını söylüyor.
Anlaşılan bu iş, kendi istekleri doğrultusunda rapor hazırlanıp, bu santralin açılması için herkes bertaraf edilene kadar devam edecek.
Küresel ısınma diyoruz, iklim değişiyor, seller, orman yangınları, afetler başladı, orman diyoruz, ağaç diyoruz ama parasına ve siyasi nüfuzuna yaslananlar çocuklarımızın geleceğini, yaşamını alt üst etmekte kararlılar.
Başından bu yana santrale karşı mücadele eden bir avuç da kalsalar yöre halkı geri adım atmamaya yeminli. 'Yok öyle enseyi karartmak', 'Mücadeleye devam' diyorlar.
İnançla, umutla bekliyorlar, 'Adalet yerini bulsun' diye!
***
Devir tasarruf devri.
En önemlisi de kamunun tasarruf etmesi gerekiyor.
Bunun için borçlanmaları da kısmak gerek.
Samsun Büyükşehir Belediyesi ise yatırımlarında kararlı. İyi güzel de borçlanmak kötü.
Daha geçen ay 10 adet elektrikli 12 metre uzunluğunda otobüs ve 3 adet hızlı şarj istasyonu alımı için yaklaşık maliyeti 5 milyon 800 bin avro (faiz hariç), kamulaştırma için gerekli 100 milyon lira,
Atakum sahilinde yıkılan Yalı Kafe'nin olduğu yere yapılacak Kitap Kafe için 25 milyon TL,
İlçe grup mahalle yolları ve kent içi BSK yollarının yapımı ve diğer yatırımlar için malzeme alımı için 60 milyon TL, güneş enerjisi santrali projesinde 10-15 MW'lık kısmının yapımı için döviz kuruna bağlı olarak 100 milyon TL bulmak için borçlanma kararı aldılar.
Belediyenin bu kadar parası yok. Kimden kredi bulacak?
İller Bankası'ndan, finans kuruluşlarından ya da bankalardan...
Başkan Mustafa Demir'e de yetki bunun için verildi, belediyenin gayrimenkullerinin ipotek edilmesi karşılığında.
Böyle tasarruf mu olur? Hele de böyle bir ekonomide.