Sakın ha, sakın!!!!..
Bugün bu şehirde yaşadıklarınızı asla unutmayın!..
Çünkü;
Yarın, sükutu hayale uğrayabiliriz!..
Bakın işte, siz de görüyorsunuz;
Erler meydanda!..
Partisini filan bırakın bir kenara...
Hadi deyin ki;
Şu siyasetçi, bu şehri uçurur!..
Yusuf Ziya Yılmaz'ı bize aratmaz!..
Bugünkü konjonktürle samimi olarak söylemem gerekirse adam gibi proje ile karşımıza çıkan bir Mustafa Demir'i görüyorum...
Yani;
Kusura bakmasın da 'İçlerinde en iyisi benim' diyen Hayati Tekin'in öncelikle dindarlık kisvesinden, bir de çok partili olmaktan duyduğu gururdan vazgeçmesi gerekir!..
Mutlaka bunları zamanla aşacaktır aşmasına da,
'Fındık Deposu' gibi projelerden ziyade Samsun'un önceliklerini ele alması daha akıllıca olur gibi...
Gelelim;
Bitmek bilmeyen senaryolarla halen daha adaylığı tartışılan,
Seçimi tamamlamadan çekip gideceği söylenen hesap kitap uzmanı Erhan Usta'ya!..
Artık nasıl bir hesap uzmanıysa,
'Geldim, geliyorum... Yarın İYİ Partideyim' naralarından sonra,
Bağımsız olarak karşımıza çıkması...
Yani;
CHP+İYİ Parti’nin ortak oylarının toplamının önüne geçeceğine inanması...
Çok da günahını almayalım!..
Senaryo bu ya,
Yukardan birileri "Seni 'eeeeee' ederiz" de demiş olabilir!..
Fakat;
En kötüsü ne biliyor musunuz?...
Samsun gibi bir şehri öyle veya böyle yaşayacaksınız, yaşanan onlarca DEĞİŞİMİ göreceksiniz,
Sırf siyaset olsun diye de,
İlk mitingde;
Samsun'un geri gittiğini söyleyeceksiniz!..
Yani;
Samsunlunun gözünün içine baka baka işi 'Yalan'larla götürmeye çalışacaksınız!..
Allah insanı çarpar!..
Allah’ın insanı çarpmasından önce de,
Kadir kıymet bilen vefalı Samsun halkı sandıkta çarpar!..
Neyse!..
Şimdilik heyecan diyelim geçelim!..
Eeee!..
Kim kaldı?..
İktidarın adayı...
İçi ile dışı insanı apayrı yere taşıyan, negatiflikten bir anda pozitif anlayışa dönüşen Mustafa Demir!..
İçi ile dışı derken,
Sert mizacından bahsediyorum...
Yoksa;
İnsani yönü mükemmel,
Hoş sohbet bir insan...
Ayrıca da;
Adayların içerisinde şu ana kadar projelerini 'PROJE'ye yakışırcasına anlatan son derece deneyimli bir isim...
Ancak;
Şunu da belirteyim ki,
Parkomatların kaldırılacağına dair yaptığı açıklamayı da çok doğru bulmuyorum!..
Sanki;
'Halkın gönlünü okşayayım' anlayışı içerisinde davranıyor gibi geldi bana!..
Oysa;
Parkomat öncesi ve sonrası şehirde yaşanan 'Park yapma' kavgalarının cinayetle sonuçlandığını araştırması,
Dükkan sahiplerinin kaldırım önü işgalciliğine karşı durması gerekir!..
Evet!..
Önümüzde kırk günü aşkın bir süremiz var!..
Bakacağız!..
Yarın ne olur,
Kim öne çıkar, kim ne söyler, kimin 'Vay be' dedirten PROJESİ alır başını gider göreceğiz...
Göreceğiz görmesine de;
Bu şehir,
Daha çoooook uzun süre Yusuf Ziya Yılmaz'ı anacak,
ARAYACAK!!!!!..
Kulağını çınlatacak!..
Çünkü;
Kim gelirse gelsin,
Yusuf Ziya Yılmaz her daim kıstas olacak!..