Erhan Usta;
'Un var, şeker var...' diyor!..
Belli ki;
Helvacılığa soyunmuş!..
Ciddi ciddi ekonomiyi düzeltip, istihdam yaratacağını vurguluyor!...
Hayati Tekin!..
Tekin de;
Olur da seçilir ise;
En büyük marifeti olarak Çerkez Ethem ile Topal Osman'ın heykelini ATA YOLU'na dikecekmiş!..
Bence de,
Çok geç kalınmış, gözden kaçmış bir proje!!!!!!...
Yani;
Geçmiş belediyeler bu eksikliği nasıl akıl edememişler, şaşıyorum!..
Fındık depolarından sonra,
Sayın Tekin'in heykel projesi gerçekten takdiri şayan!..
Trafiğin keşmekeşliği,
Ucube yapılaşma,
Yeşil alanların hiç edilmesi bu şehirde çok şey ifade etmiyor!..
Fakat gel gelelim ki;
Heykeller!!!!!..
Heykeller, önemli!..
Eeeee!!!!..
USTA, ne diyor du?..
Helva!..
Her bir nimetin olduğu Samsun'da işsizliği yoksulluğu ortadan kaldırıp,
Ekonomiyi düzelteceğini iddia ediyor...
"Vezirköprü’de kanyon,
Ladik'te kayak merkezi var" diyor!..
Belli ki kafasında turizmi canlandırmak var!..
Böylece;
30 bine yakın işsize iş bulacak,
Yoksulluğu da ortadan kaldıracak!..
Peki;
Bu şartlar altında bunu nasıl başaracak?..
Sayın Usta;
Galiba izlenen ekonomik politikalar sonucunda,
Bu şehirde bir bir kapanan işyerlerini, insanların iflas ettiğini,
En iyisinin konkordatoya sarıldığını görmüyor!..
Belediyelerin kasası tam-takır, bilmiyor!..
İnim inim inleyen müteahhit firmaların sesini duymuyor!..
Bilmiyor,
Duymuyor,
Görmüyor!..
Ama yine de;
'Helvayı ben yapacağım, usta olan benim' diyor!..
İyi de ustam,
Hiç mi Musa'nın boyunu düşünmezsin!..
Ayrıca da;
İnsanlar bitik bir vaziyetin içerisinde can suyu ararken;
Süreç size helva yaptırma şansı tanımaz!..
Bırakın;
Yağı, şekeri!..
Daha tencerede unu kavuramazsınız!..
Kaldı ki;
Samsun başlı başına bir turizm şehri de olmaz...
Olamaz!..
Bırakalım hepsini bir tarafa;
Vezirköprü’de veya bir başka ilçede siz beş yıldızlı bir otel yapamazsınız,
Yapsanız da elinizde patlar!..
Ladik'te her yıl istediğin kar yağışını bulamazsın...
Tabiat ana sana bunu bahşetmez!.
İşte bu yüzden;
Bulamadığın ancak içinde arzuladığın potansiyeli yakalayamazsın!..
Şimdi ekmek kursağımızdan geçmezken,
Allah aşkına;
Durduk yerde bize 'KEK' hayallerini kurdurma,
be USTA!..