Oğlumun liseye geçişini, onun büyüdüğünü görmek güzel anlar. Lakin her yeni okula geçişinde bir olay yaşaması beni şaşırtıyor.
İlkokuldayken kaşını yarmıştı ama bizi bayağı korkutmuştu.
Ardından ortaokulda bitmeyen bir sürü olay, beşinci sınıftayken bir arkadaşıyla çarpışmış ve bayılmıştı.
Az kalsın burnu kırılıyordu.
Ardından şimdi de liseye yeni geçti ve bu korona virüs denilen beter hastalık ortaya çıkıverdi.
Artık üniversitede ne olacak bilemiyorum.
Şu an onuncu sınıf ama onuncu sınıfa dair pek bir bilgi bildiğini düşünmüyorum.
Yani yüz yüze ders yapmak varken, online dersler ne kadar etkili olacak?
Yakında sınavlar başlıyor. Ne kadar çalışmış ya da ne kadar dersleri anlamış göreceğim. Tabii siz öğretmenlerin yapabilecekleri bir şey yok.
Sizler bu şartlarda elinizden geleni yapıyorsunuz.
Bu dönemde bazı kişilerin, olayların ve özgürlüğümüzün değerini bayağı bir anladık.
Tabii ki özgürlük adı altında maske takmayan, mesafeye ve hijyene özen göstermeyen insanlar da var ama onlar artık polislerimizin sorumluluğu oluyor.
Neyse ben değerlerini tekrar bildiğimiz konuya geleyim.
Sağlımız, doktorlarımız, (derin, rahat ve ferah bir) nefes almak ve de öğretmenlerimiz.
Bu dönem sağlığımızı korumak zorunda ve doktorlarımızın ne kadar önemli bir işi olduğunu tekrar hatırlamamıza ve nefes almanın ne kadar güzel bir his, rahatlık olduğuna ve de öğretmenlerimizin, çocuklarımızla sınıfta yüz yüze işledikleri dersin aslında ne kadar önemli olduğunu gösterdi bize bu dönem.
Yani inşallah bu dönem en hızlı şekilde biter de hayatlarımıza geri döneriz.
Saygılarımla...
Bu mektubu Canik Anadolu Lisesi 11 F sınıfından Duhan Haliloğlu'nun annesi Handan Hanım yazdı. Kendisine teşekkür ediyoruz. Öğretmenin ve yüz yüze eğitimin önemli olduğunu vurgulamıştır. Ben diğer velilerimizden de özgün, güzel mektuplar bekliyor, saygılar sunuyorum.