Kar yağdı, hastalıklar kırıldı diye bir inanış vardır ama...
Bu kez öyle olmadı.
Her yer hastalık kaynıyor.
Dün oğlum Kuzey ve annesi Zeynep Hanım ile sabahın 7'sinde hastane kapısındaydık...
Ağrı, mide bulantısı, 40 dereceyi bulan ateş...
Acil girişi yaptık...
Serum, tahlil, röntgen derken sıra geldi doktorun teşhisine...
Bir şeyden şüphelendi doktor ve "Domuz Gribi" testi yapılması gerektiğini söyledi.
Tetkik için laboratuvara gitmeden evvel her zamanki gibi "vezneye" uğradık.
Domuz Gribi tetkiki için ücret gerekli olduğunu söyledi görevli arkadaş.
Ben de, Domuz Gribinin bir halk sağlığı sorunu olduğunu, bunun testine para vermenin anlamsız olduğunu söyledim.
Tabiki bunları söylemek nafile.
O parayı vereceğiz.
Domuz Gribi olup olmadığımızı anlamak için hastaneye 100 TL (diğer ücretler hariç) verdik.
Şimdi soru şu...
Domuz Gribi bir dönem bir çok insanın canını alan bir hastalıktı.
Gerçi tedavisi var ama, bunun bir halk sağlığı sorunu olduğuna dem vuran yetkililerin, teşhis için talep edilen paraları bilmemesi mümkün değil.
Bu parayı verebilenler teşhis ve tedavi ile iyi olurken...
100 TL gibi yüksek bir rakamı veremeyenlerin teşhisi ve tedavisi nasıl yapılıyor veya yapılacak?
Gerçekten merak ediyorum.
Sağlık sistemimiz ile övünüyoruz ama adım başı para vermekten de kurtulamıyoruz.
"Acaba" diye sorası geliyor insanın da ister istemez.
Domuz Gribi normal koşullarda teşhis edilebilirken, yani ek bir tetkike gerek kalmadan tedavisi varken, sırf kasaya biraz daha para girmesi için mi yapılıyor testler?
Bunu düşünmek istemem ama, yaşanan durum da bunu çağrıştırıyor insana...
Bu sadece grip için değil, bir çok hastalık adına yapılan teşpis ve tetkikler için de geçerli...
Örneğin özel hastanelerde çok sayıda anjiyonun yapılması, çok fazla röntgen çekilmesi, çok fazla tahlil yapılması hastalarda ve yakınlarında hep şüpheli bir durum yaratmıştır.
Bu bir suistimal midir yoksa gerekli bir durum mudur?
İşte bunun cevabını bilemiyoruz.
Sonuç olarak, güvenmiyoruz.
Tıpkı eğitim sistemimize, sağlık sistemimize ya da sayacağımız onca şeye güvenmediğimiz gibi...
Bu güveni sağlamak ise yetkililerin elinde.
Daha fazla denetim, daha fazla eğitim, daha fazla bilimsellik ile...
O yüzden söylenebilecek tek bir şey var...
Biz de hastayız, sağlık sistemimiz de...
Hepimize geçmiş olsun.