TOPLUM içindeki sorumluluklarımıza sahip çıkıp toplum yaşamı adına ters giden, aksayan şeyleri düzeltmek, paylaşmak ve ilgililerine hatırlatmak görevlerimizi yerine getirmeye devam etmeliyiz.
“Öncelik hayatın. Öncelik yayanın” yazıyor orada.
Işıklı trafik cihazlarının olmadığı yaya geçitlerinde sürücülerin ilk geçiş hakkını yayalara vermesi yasa gereği.
Sürücü yaya geçidine yaklaşırken hızını düşürecek ve geçmeye hazırlanan bir yaya görürse de, duracak ve geçmesini bekleyecek.
Bu kuralın mahsurlarını çok kere yazdım bu köşede.
Benden başkaları da değindi.
Çünkü siz yayaya yol vermek için durduğunuzda arkadan gelen bir başka araç bu düşüncede olmadığı için ya size arkadan çarpıyor, ya da yayayı tehlikeye sokuyor.
Geçen gün Cağaloğlu Bulvarı’nda şahit oldum böyle bir kazaya.
Karşıdan karşıya geçmeye hazırlanan kamyonet durunca arkadan gelen hususi araç hiç hızını kesmeden kamyonete çarptı.
Sonuç;
Sürücü şokta!
Yan koltukta emniyet kemerini takmayan eşi ön torpidoya ulu orta çarptığı için yaralı ve sinir krizi geçiriyor.
Araç pert!
“Kim haklı, kim haksız” sorusunun cevabını herkes kendine göre verebilir.
Sürücü, “Önümde aniden durdu” mazeretine sığınır.
Öndeki araç sürücüsü, “Yaya geçecekti yol vermek için geçtim” diyebilir.
Sonucu orada tutanak tutan trafik polisleri zabıtlarında belirtir.
Ama hiç kimse,
-Kazaya neden olan yaya karşıya nereden geçti?
-Geçmeden yolun durumunu kontrol etti mi?
-Geçtiği yer yaya geçidi miydi, diye sormaz.
Son cümleye istinaden yayanın geçtiği yerde yaya geçidi yoktu cevabını ben vereyim.
Ve bu konuda hem yayaların, hem sürücülerin mutlak eğitime tabi tutulmaları gereğini vurgulayayım.
Yoksa trafik ekiplerinin bir yerlere gizlenip araçlar yayalara yol veriyor mu, vermiyor mu diye tespit edip, ceza kesmeleri haç bir şeyi çözmüyor, çözmeyecek de!
Sonuçta da sürücü dikkatli olacak.
Yaya geçidi kullanacak.
Ama her şeyden önemlisi yolun her metresi, yaya geçidi olmayacak!
Her 25 metrede bir düzenlenen yaya geçitleri de kaldırılıp, yeniden tanzim edilecek.
Yoksa yurt dışında yaşadığımız acılara ilaveten içerideki acılardan da asla sıyrılamayacağız!