KENDİSİ ile hiç tanışmadım.
80’li yıllardan beri istişarede bulunmadığım, birbirimizi tanımadan vedalaştığımız ilk validir, Osman Kaymak.
Elbette böyle bir zorunluluk yoktur.
Elbette benimle tanışmamak sayın vali için bir kayıp değildir.
Ama görevde bulunduğu süre içinde yaptıkları, yapamadıkları…
Söyledikleri, söyleyemedikleri ve kent meselelerine dair zaman zaman yaptığım yorumlara dahi ufacık bir tepki vermeye gerek görmedi.
Aynı şey emniyet müdürümüz içinde geçerli.
Müşteki değilim elbette.
Her zaman hem siyasiler, hem bürokratlar için söylediğim bir söz var.
Onlar yolcu, biz hancıyız.
Yıllardır bu kentin bize bahşettiği ağabeylik vasfını onlar olsa da olmasa da sürdürürüz.
Bu yazıyı kendisinin bir kelamından yola çıkarak yazmak istedim.
“Beklemiyordum. Mahkeme, Kadı’ya mülk değil” demiş.
Samsun halkının her kesimiyle kurduğu ilişki ve samimiyet belli ki sayın valiyle Samsun arasında duygusal bir bağ oluşturmuş.
Samsun zaten böyle bir kent.
Ya sever…
Ya sırt döner.
Sırt döndüğünde kimse aldırmaz da sevdikleri için durum aynı olmaz.
Kıskanılır önce.
O ilişkilerin arasına girilmeye çalışılır.
Baktılar ki olmuyor…
Dışlanır, yolcu edilir.
Sahibi yoktur çünkü Samsun’un…
Sahip çıkmaya çalışanların misafirliği sona erdirilir.
Sanırım, “Beklemiyordum” görev yaptığı sürece kentin bu özelliklerini ve hükümranların sahip çıkılışlara Fransız kalışlarını göremedi.
Biz alıştık sayın vali.
Başkalarından çok sevilseniz de belli etmemeye…
Siz de alışın!