FIRINCI DA ekmeğe zam yapmak mecburiyetinde kalmış.
Elektrik, su, doğal gaz derken ekmek de modaya katıldı.
200 gr. ekmek, 2 liradan satılıyordu.
Diyeceksiniz ki zamlanmayan ne kaldı ki?
Doğru ama ekmek başka!
Fakirin katığı bile ekmek…
Akşam evine 8-10 ekmek bile götüren var.
Şimdi ilave her gün cebinden 4-5 lira daha çıkmak mecburiyetinde.
Bazı fırınlarda bayat ekmek rafları görürsünüz.
O ekmekler daha da ucuzdur.
Hatta fakir fukaraya verisin diye ekmek alıp, dolaba koyan hayırseverlerde vardır.
Yani başka bir şeye benzemez ekmek…
Vazgeçilmez...
Vazgeçilse karın doymaz sofralarda...
Son 3 ay içinde iki yeni zam geldi.
2 lirayken de, 200 gramdı.
Şimdi 2.5 lira yine 200 gram.
Küçüle küçüle sandviç ekmeğe doğru gidiyoruz.
Fırıncıya kızamıyoruz bile bugünlerde.
Kullandığı enerjiye, doğal gaza ve akaryakıta zam gelen fırıncı unu da daha pahalıya almaya başlayınca yapacağı bir şey kalmadı.
Gazete Gerçek’e konuşan SESOB Başkanı Hacı Eyüp Güler, son gelen zamların fırıncı esnafını bir hayli etkilediğini ve zammın kaçınılmaz olduğunu söyleyebiliyor ancak…
Ürettiği üründen kar yerine zarar eden fırıncıya da zamma sığınmak kalıyor.
Hepsinin bir mazereti var.
Vatandaş ne yapsın?
Eli yanan ateşi vatandaşa uzatıyor.
Ve her zamdan etkilenen elini vatandaşın boşalan cebine atıyor.
Bu gidiş iyi gidiş değil.
Bunlar daha iyi günlerimiz diyenlere hak veresim geliyor.
Çünkü zamlar sormadan peş peşe geliyor.