‘SEVGİ dolu sözler sarf ediyorum bazen…
Düşünülmüş şeyler değil onlar…
Bağrımdan kopup, geliyor.
Ne bekliyorum?
Birazcık sevgi.
Kötü mü?’ diye başlıyor sözlerine ve ekliyor bir yüreğin sahibi;
Ama sevgiyi tanımlayamayanlar, ne diyorlar bana;
‘Melankolik!’
Ne demek, melankolik?
Kara duygulu, kara sevdalı.
Hüzün belirtisi olan ya da hüzün veren insan.
Farkında mısınız, her ikisinde de insana has ortak bir öge var.
Nedir o;
‘Duygu.’
Ama öyle ama böyle, duygu.
Yahu insan duygu sahibi diye suçlanır mı?
Ne yapalım, söyler misiniz?
Size ters geliyor diye hissiyattan, şefkatten yoksun bir hayat mı yaşayalım.
Bilmez misiniz ki;
Duygusuzluğa yakın olan insan, sevgiye uzaktır.
Sevgi sahibi olmayan, hayata…
Hayata uzak olan, yaşama tutkusuna…
Kimileri bu kadar uzakken, sevgi ve duygu sahibi olan insan aslında sevgi gibi yüce bir duyguya sahip çıkıyor demektir.
Ama özür dilerim, yapamadık.
Anlatamadık.
Vazgeçemedik!
‘Yaşadığımız müddetçe o kadar dövdü ki hayat bizi…
Dışlandık…
Yaralandık…
Ama bir türlü sevgisizliğe alışamadık’ sözleriyle bitiriyor.
Böylesine duygu dolu yüreğe bir ekleme yaparak bitirelim dilerseniz;
Sevmeyince yük olur karınca…
Sevince filler, karınca…
İnsan dağları bile taşır omuzun da…
Ama insana…
Ama hayata…
Gerçekten sever insan, aşık olunca…
Siz, siz olun sevgiden yoksun kalmayın.
Mutlu hafta sonları dileklerimle.