BAYRAM sonrası 2 gündür gazetedeyim.
Hani amacım olayları yerinde takip edip, sıcak bir haberle köşe yazısını çıkartabilmek…
Hayırlı bir haber değildi maalesef.
Öylesi bir tesadüf ki yıllar önce halamın kızını yitirdiğim yerde yine bir kaza…
Bu sefer bir sivil araç.
Otobüse arkadan çarpınca olanlar olmuş!
Ölüm haberi yazmak değil maksadım…
Ama bu kadar yoğun araç sirkülasyonunda böylesine ölümlü bir kaza nasıl olur, maksadım onu çözmek…
Üniversiteden Samsun’a gelişte eczanelerin olduğu yerin tam karşısı…
Bafra istikametinde gelişmiş…
Yaya geçidi var mıydı orada hatırlamıyorum.
Ama gerisinde ve ilerisinde bir ışıklı kavşak olduğunu biliyorum.
Hız tahdidi var.
Zaman zaman ise radar kontrolü…
Yolu bilmeyen bir araç da değil.
Samsun plakalı ve oradan sürekli geçiyor olmalı.
Yolun acemisi olmadığını varsayıyorum.
Geriye sadece hız limitlerinin üzerinde seyreden bir araç ihtimali kalıyor.
Kaza resimlerinden çıkan sonuç bu…
Demem o ki;
Bayramdan çıkmışız.
Şehir içi bir trafikteyiz.
O yolda yavaş gitsen gideceğin yere varmakta 10 dakika geç kalırsın.
O zaman bu kadar acele niye?
Kendinle beraber yanındakileri ecele sürüklemek niye?
Sürücülerden ricam…
Dikkatli olun.
Kurallara mümkün mertebe riayet etmeye çalışın.
Gelen, giden araçların, başka sürücülerin gazına gelmeyin!
Gözünüz sadece yolda olsun.
Sevdiklerinizle beraber uzun yaşayın…
Boşa yiten canlara aracı olmayın!