MERAKTAN önce özellikle vurgulamak istiyorum.
Ben bu dönemki kadar duyarsız bir yerel yönetim tarzı görmedim..
Kendi içlerine gömülmüş halktan kopuk görüntüleriyle bir anlamda ulaşılmazları oynuyorlar..
Görüntü böyle!.
Olmadıklarını kendileri ifade etmeliler..
Yerel Yönetimler dediğimde sadece başkanlar olarak algılanmamalı..
Meclis üyeleri var.
Yardımcıları var..
Halk ve Basın ile ilişkili birimleri var..
Bir bütün yani..
Ama sessiz!..
Ama içine kapanmış!..
Kendi dünyalarını kurmuşlar orada yaşıyor ve yaşlanıyorlar gibi..
Hani Sayın Cumhurbaşkanını çok tenkit ediyorlar ya;
“Sarayda halktan, ülkenin gerçeklerinden uzak yaşıyor” diye..
İşte onun çok küçük bir benzeri yerel yönetimlerde yaşanıyor gibi..
Orada mutlular galiba..
Makamlar, koltuklar..
Emir ve komutalar..
Bedenlerini sarhoş etmiş gibi..
Biri çıkıp “yanlış” dese mutlu olurum biliyor musunuz?..
En azından “konuşulan ve düşünülenlerden haberdarlar” derim..
Böyle bir kanata sahip olmamın nedeni makam megalomanlığının yeniden hortladığını görürü gibi olmam..
Kendi düşündükleriyle varlar..
Kendi istedikleri kadar sokaktalar.
İhtiyaç hissettikleri kadar ihtiyaçlara vakıflar..
Bizim ne hissettiğimiz, ne önerdiğimiz umurlarında değil gibi!..
Dikkat ettiyseniz hep, “gibi” dedim..
Belki de bizim duymadığımız, bilmediğimiz, haberdar olmadığımız kadar ilgililer bizimle..
Şayet öyleyse, bugüne kadar hangi meclis üyesi ve belediye mensubu ilçesinin halkının bir ihtiyacına ve sorununa yönelik hangi öneriyi sunmuş?..
Sunmuş mu?..
Çok merak ediyorum!...