SOĞUK günler geçiriyoruz.
Yıllardır yakınımızı pas geçen kar yağışı artık sadece iç ilçelerimizde değil, tüm ilçelerde…
Çarşamba gecesi git gide soğuyan hava birlikte kar yağışını da getirdi.
Kentin yüksek bölgelerinde bu yağışla buluşmak son derece kolay.
Zira merkez ile üst bölgeler arasında neredeyse beş derecelik bir ısı farkı var.
Bu da merkezde yağmur devam ederken, kot olarak yüksek bölgelerde bu ısı farkı, kar yağışını getiriyor beraberinde…
Meteoroloji hafta başından itibaren tüm yurdun kar yağışı ve soğuk hava ile buluşacağını duyuruyor.
Samsun içinde bu tespit vardı ve bilinmiyordu.
Hatta salı sabahı yüksek bölgelerde kar yağışı ile buluşanlar çocuklarını okullarına götürmediler.
Çocukların aksine okullarına ulaşan öğretmenler, telefon mesajları ile öğrencilerini okula davet ettiler.
Bu durumu bizzat yaşadığım ve bildiğim için söylüyorum.
Yani salı, çarşamba gününün habercisiydi.
Zaten sosyal medyada yüksek bölgelerde araç kullananların karıştıkları kazalar seri halde yayınlandı.
Bunu biz görüp, tespit ettiğimize göre kent yöneticilerinin de tespit etmesi gerekmiyor muydu sizce?
Dün sabah yine götürdüğüm çocuğu okuluna…
Ama bir önceki günden daha tedirgin ve tedbirli olarak.
Zira çarşamba sabahı kar artık lapa lapa yağmaya başlamıştı.
Sahilde aynı tempoda baskın olarak yağmadığını biliyorum.
Bu örneği vermemim nedeni;
'Vali bey okulları bugün tatil edecek mi acaba?' soruları bir hayli yoğundu.
Bunu bana soranlara;
'Sahilde Vali beyin bu yoğunluğu görmeyeceği' cihetindeydim.
Ne oldu sonra?.
Tüm çocuklar olmasa da bir kısmı okuluna ulaştı.
Peşinden de diğer ilçelerde olduğu gibi Samsun'un tüm ilçelerinde okullardaki eğitim tatil edildi.
Çocuklar sabahın erken saatlerinde perişan olmakla,
Bazı araçlar, özellikle de servisler yaptıkları kazalarla maddi zararlara uğramakla kaldılar.
Değdi mi yani?
Bu insanların günahı neydi?
Karın ve soğuk havanın bastıracağı bu kadar aşikarken,
'Okullara kar tatili kararı almak' bu kadar mı zordu?