GELİŞEN, büyüyen ve modernize olduğu düşünülen kentlerin en büyük sorunu ulaşım…
Dolayısıyla trafik...
Eh, işte bu kentte de böylesi büyük bir sorun var.
Hatta bela bile diyebilirsiniz.
Senelerce doğu-batı istikametinde gelişmesi planlanan kentimizin önüne çıkacak en büyük sorun olan ulaşımın çözümüne katkı yapacak radikal çözümler üretilmedi.
Hatta bu sorunların peşinden bile didilmedi!
Hiçbir şey yapılmadı diyemem.
Ama yapılanların ilaç ve merhem olması asla mümkün değildi.
Olmadı da!
Bugün Atatürk Bulvarı olarak anılan ana arterin 70’li yıllar öncesi 10 metrelik Bafra Caddesi olduğunu kaç kişi biliyor ve hatırlıyor?
Yolun kuzeyinde denize kadar kumsal, güneyinde Balaç köyü eksenine uzanan bölgenin kırsal ve ekili alan olduğunu biliyor musunuz?
1965 yılında deniz kenarında kadastro geçtikten ve ilk tesis edilen kooperatif evlerinden sonra ise yapılaşmanın hızla arttığını ve yeşilden betona dönüşümü anımsıyor musunuz?
Okulların, devlet dairelerinin, sanayinin ve iş merkezlerinin Samsun merkezde oluşu.
Atakum’u yerleşke olarak tercih edenlerin her sabah merkeze,
Her akşam dönüşte Atakum’a akışını kendi ellerimizle destekledik.
Canavarı biz kendimiz yarattık yani!
Paralel inşa edilen bulvarlar.
Bafra-Ankara ulaşımını sağlayan eski Barış Bulvarı ne yaparsak yapalım, kötüye gidişatın önünü kesemedi.
Pik saatlerde trafiğin kilitlenmesinden artık bunalır olduk!
Çözüm olarak düşünülen Akıllı Şehir Trafik Sistemi açıkçası beklentilerin karşılığı olmadı.
Artık Doğu-Batı Çevre Yolları demeyeceğim.
Belli ki siyasetin umurunda değil.
Tasarruf diyerek genel çözümden kaçan ve küçük projelere yönelen bir yönetim anlayışı var şimdilerde.
Gerçek çözüme ulaşmak bu anlayışla mümkün olmayacak gibi görünüyor.
Bir başka görünen ise trafiğin göbeğinde hasta yetiştirmeye çalışan sağlık araçları.
Kavşak kilitlenmelerinden etkilendikleri için taşıdıkları hastaların sağlıklarıyla oynar duruma geldiler.
Her gün bir başka yerden ses geliyor da,
Çevre yolları yapılmadan.
Battı-Çıktı Yollar tesis edilmeden.
Raylı Sistemi dik geçen yollar halledilmeden.
Daha çok bağıracaksınız!