GEÇTİĞİMİZ günlerde ülke gündeminin en önemli konusu zam haberleri idi.
İğneden ipliğe zam yemeyen kalem kalmadı.
Akaryakıt fiyatlarının başı çektiği ve etkilediği her kalem zam furyasından nasibini aldı.
Çünkü nakliye, her türlü sarf kaleminde zammı tetikleyen en önemli nedendi.
Akaryakıt arttıkça, nakliye fiyatları da onunla beraber zorunlu olarak arttı.
Yani üretenle, nakledenin ve tüketenin kendi kendine yapabileceği çok şey yoktu.
Sadece kendi ekonomik tedbirlerini alıp, gidişattan az etkilenmeye çalıştılar.
Son bir aydan beri de nisan ayında başlayacak ramazan günlerine nasıl girileceği ve çıkılacağı, halkın en önemli gündemiydi.
Bırakın sofralardaki gıda çeşitlemesini, sofralarda fakir halkın en önemli besin kaynağı olan pide ve ekmek fiyatlarının ne olacağı endişesi hakimdi.
Çeşitli illerde ramazan ayı gelmeden ilan edilen pide fiyatları endişe yaratırken, bir iktidar mensubunun, pidenin fiyatının erişilmez olduğu düşüncesine ‘Pide zaten çabuk bayatlar, ekmek tüketsinler sözü’ halka çıkış yolu göstermekten çok moral çöküntüsü oldu.
Bakın halkın genel olarak fiyatları düşük olduğu TMO bile ramazan öncesi buğday ve yağ fiyatlarına önemli zamlar yapınca karamsarlık artmaya başladı.
Öyle ya, ofisin yüzde 22 zam yaparak fırıncılara vereceği undan yapılacak pide ve ekmek sofralara hangi fiyattan gelecekti?
Çok mu önemli diyenlere, ‘evet çok önemli’ derim.
Zira bir yemek sofrasında 8-10 ekmek tüketerek karnını doyurmaya çalışan milyonların ebeveynlerini çok ama çok düşündüren bir konu başlığıdır bu.
Ama Allah’tan, Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı yaptığı açıklama ile yüreklere su serpti.
Balcı, ‘TMO’nun buğday fiyatlarına yaptığı yüzde 22 artışı ramazan ayında sineye çekerek zamma gitmeyeceklerini Gazete Gerçek’ e değerlendirdi.’
Zammı bayram sonrasına erteleyeceklerini de ayrıca belirtmiş başkan.
Ne diyeyim…
Öncelikle kendi kentimin halkı adına teşekkür ediyorum, devletimizin yapamadığını onlar akıl edip, yapmışlar.