DEFANSIN bel kemiği Drongelen’nin sarı kart cezalısı olduğu maçta tatillerini dört gün uzatan dört futbolcusunu bu maç için kadroya almayan Reis tam bir kumar oynadı.
Ya bu takımı sezon başından beri ayakta tutan disiplinli ve prensipli oyun ve anlayıştan taviz verecekti.
Ya da biz zaten bugünlere taviz vermeden geldik, yürüyeceksek böyle yürümeye devam ederiz diyerek elinde olanlarla aynı onur mücadelesini vermeye devam edecekti.
Kimilerine göre bu bir kumar olarak telakki edilebilir.
Hatta fazla hassasiyetli bir davranış olarak görülebilir.
Ama Reis, ‘Ben birbirlerine inanan, futbola ve kurallarına, ahlaki davranışlara saygılı bir oyuncu topluluğu ile devam ederim. Sonuçlarına da katlanırım’ diyerek kadrosunda önemli yer tutan oyuncularını kadro dışında bırakma cesareti ve tutarlılığını gösterdi.
Sonuç farklı olsaydı inanıyorum ki bu davranışını fazla hassasiyet gösteren bir teknik direktör anlayışı olarak yorumlayacak çok kişi çıkardı.
Ama o,
İnancına...
Disiplin anlayışına…
Sahaya sürdüğü futbolcu topluluğunun bu anlayışa göstereceği saygıya inandı,
Güvendi.
Maçın sonunda da istediğini alan, disiplinden, prensiplerden vazgeçmeyen bir teknik adam olarak istediğini aldı.
Trabzonspor, eski Trabzonspor değil.
Ama Galatasaray maçında gösterdikleri dirençle lige tutunmaya çalışan, yeniden eski günlerine dönme gayretinde olan bir takım.
Hele hele eksik Samsunspor karşısında bir miktar daha avantajlı olarak görünüyordu.
Tabii maçın başındaki kurguyla, sahada oynanan ve sergilenen oyun ve mücadele aynı olmuyor.
Daha çok eski kurt Nwakaeme ağırlıklı bir hücum oyunu kurgulamaya…
Duran toplarda da Simon Banza ile etkili olmaya çalıştılar.
Banza bir pozisyonda kendisinden bekleneni verdi.
Bunda duran toplarda sahada olmayan Drongelen’in mevkisinin zaaflarını kullandılar belki ama geçmiş haftalarda büyük tenkitlere muhatap olan genç Yunus Emre, bir Drongelen olmasa da kendisinden beklenen mücadeleyi verebileceğini ve kendisine görev verenleri mahcup etmeyeceğini gösterdi.
Onun dışında 90 dakikanın şifresinin mücadele etmekten geçtiğini baştan sona sergileyen bir Samsunspor vardı.
Oyundan hiç düşmediler.
Kazandıkları her topu etkili kullanıp, rakip kaleye gitmeyi denediler.
Bunu yaparken de sahanın yıldızı Holse’yi kullandılar.
Holse aslında sadece sahanın değil sezon başından beri Süper Lig’de orta sahanın yıldızı.
Bu maçta da kalitesini konuşturdu.
Takımının iki golünün de sahibi olurken, kendisine biçilen unvanın da boşuna olmadığını gösterdi.
Kaçan pozisyonlarda vardı.
Beklenen katkıları veremeyenler de…
Ama sahada hocalarının inancını yere düşürmeyen bir Samsunspor takımı vardı.
Eski günlerine dönmek için bu maçı fırsat bile Trabzonspor karşısında disiplin, inanç ve prensiplerin tavizsiz uygulandığında başarının geleceğini de herkese gösterdiler.
Bu kadro ile alınan sonuç ve ligde bulunan yer bir başarı öyküsüdür.
Ve bu öyküye imza atan Samsunspor takımı teknik heyeti ve futbolcu kadrosuyla alkışı hak etmektedir.