ÖNCELİKLE ülkemin menfaatlerini her şeyin üstünde tutan biri olarak ekonomideki herhangi bir olumlu gelişmeden sonsuz mutluluk duyacağımı ifade ederek başlamalıyım.
Ama bu gelişmeler bu ülkede yaşayan herkesi kaplamalı ve herkesi aynı oranda etkilemeli ve mutlu veya mutsuz etmeli.
Piyasayı düzenlemek için yapılan son müdahale sonrası üzülenler olmuş, sevinenler de…
Mesela inşaatlarda yıllardan beri keser sallayarak ev almak için para biriktiren bir kardeşim, bütün denemelerine rağmen istediği evi alamayınca altına yatırdığı para bir gecede 100 bin lira değer yitirmiş.
Bir yıkım tabii onun için…
‘İyi olmuş’ demeyin, koyu bir iktidar taraftarı olduğunu biliyorum bu kardeşimin…
Kimileri göbek atıp, dolar yakıp kutlamışlar…
Yedikleri ekmek, peynir, zeytin değer kaybetmemişken neyi kutlamışlar pek anlayamadım.
Dün daha da ilginç bir vaka yaşanmış.
Hollanda’dan emekli ve oranın vatandaşlığını elde etmiş bir kardeşim, ‘Abi dün benzin aldım. Ödemeyi yapmak için Hollanda menşeli kartımı kullandım. Euro’yu 19 küsur liradan bozmuşlar. Yanlışlık var mı, yok mu diye denemek için bir alışveriş merkezinde de kullandım kartımı. Orada da aynı kurdan bozdular’ deyince aklıma;
‘Türk’e ayrı, yabancıya ayrı kur mu’ sorusu geldi.
‘Nasıl yani’ demek geçiyor içimden.
‘Millet elindeki Euro’sunu bozdurmak için 13 küsur alırken, yabancı pasaportlulara bu ayrıcalık niye ki’ deyip bir özel banka müdürü kardeşimi aradım.
Ona da anlattım durumu ve dünkü Euro kurunu ve kurun Türk vatandaşları ve yabancılar için ayrı uygulanacağına dair bir genelge olup, olmadığını sordum.
‘14-14.5 lira’ arasındaydı ama bu anlattığın imkansız bir şey. Kartın sahibi olan bankanın sisteminde bir hata olmuş olabilir’ derken birde espri yaptı;
‘Abi söyle o kardeşimize ne ihtiyacı varsa alsın’ dedi.
İşin esprisi bir tarafa benim aklıma takıldı hatta çillendi biraz.
Siz ne dersiniz, ne düşünürsünüz bilmiyorum.
Ama mantıklı bir izahatı olanın beni de bilgilendirmesini isterim doğrusu…