SABAH akşam araçları ile trafikte olanlar ne demek istediğimi anlayacaklardır.
Bu sadece benim tespitim değil elbette.
Yetkili yetkisiz herkesin farkında olduğu bir gerçek.
Dünden bugüne alternatif bulvarlar üretilmemiş olsa bugün kim bilir ne halde olurdu trafiğin seyri…
Sadece Atatürk Bulvarı’na kaldığını bir hayal etsenize Atakum geçişinin…
Seyreyleyin gümbürtüyü o zaman.
Denize paralel uzanan İnönü ve Cağaloğlu Bulvarları…
Ankara yolundan Çobanlı Kavşağı’na uzanan R. Tayyip Erdoğan Bulvarı olmasa çilemiz nice olurdu.
Burada R. Tayyip Erdoğan Bulvarı’nın mimarı merhum Kenan Şara’yı rahmetle özellikle anmak istiyorum.
Şahsi çabalarıyla 40 metre olarak planlanan ama kamulaştırma bedellerinden etkilenmemek için 25 metre olarak açılan bulvar bu haliyle bile büyük hizmet.
Pik saatlerde Ankara yolundan giriş ve diğer bulvarlarla kesiştiği noktalardaki yoğunluk bile bazen bunaltıyor bizi.
“Olmasaydı halimiz nice olurdu” dedirtiyor.
Ama görünen o ki geleceği kurtarmaya yetmeyecek.
Zira öncelikle İnönü Bulvarı üzerinde kavşak tanımına uyacak tek bir dönüş noktası dahi yok!
İki araç kavşağa döndüğünde diğerleri geldikleri yol üzerinde diğer araçların geçişini engelleyecek şekilde sıralanmak mecburiyetinde kalıyor.
Buna birde trenleri kullanan vatmanların ukalalığı eklenince -bildiğim için söylüyorum- Türk-İş ve Ömür Evleri kavşaklarında sabah akşam saatlerinde uzun bekleyişler sürücülerin sabırlarını test ediyor.
Zira vatmanların daha duraklarına yanaşmadan kendilerine yeşil ışığı yakmaları nedeniyle dik geçiş yapacak araçlar çoğunlukla iki kırmızı süresince beklemek zorunda kalıyor.
Zaman içerisinde bütün bunlar hallolur diye düşünmeyin.
Hallolmaz!
Yoğunluk ve çile daha da artacaktır.
Aslında yapılacak şey belli Atakum için.
Atatürk Bulvarı üzerinde güney ve kuzey bandındaki 10 metrelik toplama yollarını Ankara yolu kavşağına kadar uzatmak şansı olmadığından bu çözümü pas geçiyorum.
Atakent’te dere yatağı üzerinde Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmakta olan köprünün bir an önce tamamlanarak yeni bulvarın trafiğe açılmasının elzem olduğunu düşünüyorum.
Doğu-batı istikametinde bir rahatlama mutlaka yaratacaktır.
Ama asıl ve büyük çözüm Batı Çevre Yolu’dur.
Büyükşehir ve Atakum belediyelerinin bu proje üzerinde yoğunlaşmaları Atakum’un geleceğine sağlanacak rahatlık ve konforun çıkış noktasıdır.
Bu konuda Mustafa Demir ve Cemil Deveci’ye büyük bir sorumluluk düşmektedir.
Geride kalan 4.5 yılda hiçbir şey yapmayıp sadece bu yolu devreye soksanız, gelecek planlamanız nedir bilmiyorum ama bu projeye bir el atın bence.
Sevabı yeter ikinize de…