SAYIN Başkan, sizi tanıyalı çok az bir zaman oldu.
Seçim öncesi Gazete Gerçek tesislerine geldiğinizde gerçekleşti ilk karşılaşmamız…
Geçen zaman içinde de sonuncusuydu.
Beni tanıdığınızı, takip ettiğinizi duymak hoştu gerçekten.
Sonra Büyükşehir’in dipsiz kuyusuna daldınız doğal olarak.
O gün bugün randevu taleplerimizin gerçekleşmemesine hiç takılmıyorum.
Önemli olan, sizin işinize adapte olmanız.
Zira bu büyük kentin çok acil çözülmesi gereken sorunları var.
Beş yıl ilçe belediye başkanlığı yapmış biri olarak, Büyükşehir’e ve 17 ilçesinin bilgilerine, sorunlarına ve çözümlerine hakim olmanız haliyle zaman alacaktır.
Dolayısıyla şahsım olarak ne sizin ne de kentin herhangi bir bürokrasi makamında oturan değerli makam sahiplerinin değerli zamanlarını benimle paylaşmaları gibi bir beklentim bugüne kadar olmadı.
Ama bu kentin kanayan çok büyük yarası var.
Yaraları var da diyebiliriz ama bu çok acil.
Önlemler silsilesi devreye girmediğinde, iddia ediyorum 10 yıl içinde artık onarılamaz bir kangrene dönüşecek.
Salı günü akşam saatlerinde bir spor programı için Yelken Kulüp Tesisleri’nde olan torunumu almaya gittim.
Sessizliği seven beni, bu yolun pik saatlerdeki görüntüsü her zaman korkutmuştur.
O akşamda korktuğum başıma geldi.
İnanılmaz bir trafik sirkülâsyonunun içine düştüm.
Sadece batı yönünde değil, doğu yönünde de aynı yoğunluk mevcuttu.
Batıdan Ankara istikametine ulaştıran şu an için iki ana arter var.
Biri, Atatürk Bulvarı.
Diğeri Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı.
Atatürk Bulvarı’na bu saatten itibaren yapacak bir şey yok, geçmiş olsun!
R.T. Erdoğan Bulvarı’nı ise imar planlarında işli olduğu gibi 40 metreye çıkartma çalışması yaptığınızı biliyorum.
Ama yetmez, yetmeyecek de...
30 yılı aşkındır önce bir Samsunlu, bir mühendis ve bir yazar olarak Doğu-Batı Çevre Yollarının bir an önce tamamlanmasını,
Battı-Çıktı yolları öneriyorum.
Kolay projeler olmadığını da biliyorum.
Ama bu gidişle Samsun’u elden çıkaracağımızın farkında mısınız, bilmiyorum.
Tasarruf döneminde elinizin, kolunuzun çok serbest olmadığı realitesi ortada ama bu konulara çok daha ciddiyetle eğilmenizi diliyorum.
Bu projeler de yetmeyebilir.
Toplu Taşıma Sistemi’ni daha da takviye edip, taşıtları zorunlu trafikten alıkoymayı mı düşünürsünüz.
Yıllar içinde Atakum’u direkt olarak Canik bölgesine bağlayacak, bağımsız bir yol mu!
Kurmaylarınızın belki daha değişik ve parlak çözüm önerileri de vardır.
Amma!
Bu kent ulaşım anlamında artık ‘SOS’ veriyor.
Bizi görmeyin, bizi duymayın ama bu sorun için yapabileceğiniz her ne varsa;
Lütfen yapın.
Bir ömür boyu minnettar kalalım…