KONUMUZU ilgilendiren tanımı aynen şöyle;
“Yasaca yapılması yasak olan veya yapılması için gerekli izin alınmayan”
Yasadan, kurallardan uzaklaşan anlayış biçimi de diyebiliriz.
Dün Tekkeköy’de olanları sosyal medyadan izlerken konuya şöyle kenarından köşesinden bir dalayım dedim.
Tekkeköy ilçesindeki olayın özeti şu;
İYİ Partili bir meclis üyesine ait sebze meyve tezgahının mühürlenmesi.
Belediye yetkilileri, “Kaçaktı süre verdik. Niyetimiz suiistimal edildi.”
İYİ Parti kanadı ise Belediye Başkanı Hasan Togar’ı suçlayarak;
“Kendinden olana göz yumulması. Kendiyle aynı görüşünden olmayanlara her türlü haksızlık, zorbalık, çirkeflik yapılmasına vesile olanları kınıyoruz. Sonuna kadar meclis üyemizin yanındayız”diyor.
Hakimliğe falan soyunacak değilim.
Doğru mutlaka ortaya çıkar.
Haklı olan da hakkını alır.
Kamu düzeni de sağlanmış olur.
Sonuç ortaya çıkınca da kamuoyu olarak biz de bilgi sahibi oluruz.
Sorun Tekkeköy’le sınırlı değil.
Sorun, ‘kaçak’kavramı ve cazibesi.
Ve bu kentin her yerinde karşımıza çıkıyor bir şekilde.
Kaçak meselesi öyle kenara atılacak, unutulacak, unutturulacak bir konu değil.
“Sana göre, bana göre”şeklinde yorumlanabilecek bir anlayış da değil.
İşbaşındakilere yakınlık, uzaklıkta bu haksız kazanıma haklılık kazandırmak için yeterli olmamalı.
Dün Atakum’da bazı esnaf kardeşlerim aradılar.
Bir işyeri inşaatına bitişik olarak hem de devletin sokağına yapılan bir yapıdan bahsettiler.
Söylediklerini sonuna kadar dinledim.
Daha sonra belediyenin konu hakkında değerlendirmesini almak için Atakum Belediyesi Başkanlığı Teknik Danışmanı meslektaşım Vedat Yılmaz’ı aradım.
Olayın tespitini ve yorumunu kendisinden dinledim.
‘Söz konusu yer için seçimden önce yıkım gerçekleştirildiğini. Bayram tatili sırasında ise kaçak yapının yeniden yapıldığını. Yapının yürürlükte olan İmar Affı Yasası Hukuku’na uyar hiçbir tarafının olmadığından bahisle yapının bu yasadan istifade edemeyeceğini ve kesinlikle yıkılacağını ifade etti.’
Ben Sayın Yılmaz’a duyarlılığı ve verdiği bilgiler için çok teşekkür ediyorum.
Belediyelerin hangi siyasi görüşten olursa olsun kamu ve imar nizamına aykırı bu tür yapı yapımına tevessül edenlere anlayış göstermemeleri gerekiyor.
Böyle bir mütalaa hakları olmadığı gibi yasanın eksiksiz uygulayıcısı ve takipçisi olmaları gerekiyor.
Bir başka görevde vatandaşa düşüyor elbette.
Bıkmadan, usanmadan, kimseden çekinmeden bu tür yanlışları ısrarla takip etmeleri gerekiyor.
Ki bu konuda gerekli tüm resmi yazışmaları yapmışlar.
Atakum Belediyesi’nin kararını ve tavrını bekliyorlar.
Ben Sayın Vedat Yılmaz’ın ağzından bu tavrın ve kararın ne olduğunu sizlerle paylaştım.
Bu kent bizim, hepimizin ortak malı. Onu korumak, gözetmek ve yanlışlara müsaade etmemek, yapılan yanlışların takipçisi olmak vatandaş olarak en önemli görevlerimizden biri.
Bu tutumla bazı yanlışları hayatımızdan çıkartabiliriz.
“KAÇAK”diye bir kavram gündemimizde olmaz mesela!