DÜN iyi bir gün değildi.
Değer verdiğim iki insan ile ilgili acı haberler aldım.
İlki değerli dostum iş adamı Fahrettin Ulusoy’un ablasının vefatı…
Ablası Nafize Akyüz, kovid-19 nedeniyle hayatını kaybetmişti.
Merhumeye Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum.
Bir diğeri, Samsunumuzun çok değerli işadamı Cemal Yeşilyurt ağabeyden geldi.
O da kovid-19 illetine mağlup olmuştu.
Önemli bir değeri yitirdik.
Tanıyan, tanımayan herkes için Cemal Ağabey idi.
İlk tanışmamız benim televizyonda Umut Işığı programını yaptığım yıllara rastlar.
Bir gün bir mağazada tesadüfen karşılaşmıştık.
Beni tanımış ve iltifat dolu sözlerle övgüler yağdırmıştı.
Sonra iş yerine davet etti ısrarla…
Onun da müsait olduğu bir gün ziyaret ettim kendisini.
Çok memnun kaldı.
İki oğlunu çağırıp beni tanıttı ve “Bakın Nusret abiniz sadece televizyoncu değil. Aynı zamanda mühendis ve Samsunspor geçmişi olan biri. İyi tanıyın” demişti.
Onlar beni ne kadar tanıyıp, hatırladılar bilemem ama ben Cemal abiyi o sohbette çok iyi tanıdım.
Trabzon’da doğup, Samsun’da büyümeyi hedefleyen, “Doyduğun kent memleketindir” düsturunu benimsemiş ve “Ben Samsun’da yaşıyorum. İşlerimi burada kurdum ve burada büyümeyi hedefliyorum. Şimdi ben burada doğmadım diye Samsunlu değil miyim” diye sorabilen bir karakterdi.
Burada doğup, büyüyüp de bu kente kör kuruşluk hayrı dokunmayanlara bakarak; “Sen gerçek bir Samsunluydun Cemal Ağabey.
Keşke herkes senin kadar bu kenti ve insanlarını düşünebilseydi” demek her nefsin borcudur.
Sana Allah’tan rahmet, ailene ve sevenlerine sabırlar diliyorum.
Mekânın cennet olsun…