SAMSUN makus talihini yenebilecek mi?
Cevabı aranması gereken soru bu…
Bugün Büyükşehir Belediyesi eli ile planlı bir şehir geleceği hazırlanması çalışması aslında kentin geçmişte önüne gelen avantajları nasıl yitirdiğini anlatıyor.
Çünkü Samsun, plansız yola çıkan bir kent değil.
Bu kentin ilk imar planları 1915’te yapılmış.
Denize dik inen sokak ve caddeler…
Coğrafi yapısı nedeniyle teraslama modeline uyarak inşa edilmiş binalar…
Bunun canlı şahitlerinden biriyim.
1960 yılında Bahçelievler Mahallesi’nde aldığımız tek katlı evin salon penceresinden limanın mendirek ışıklarının yanıp, sönmesini izlerdik.
Aradan geçen onca yılda birbirinin rüzgarını kesen, denizi görmesini engelleyen yüksek binaları dikerek adeta kör bir şehir yaratan planlamayı ben yapmadım.
Bu kentin seçilmiş insanları ve onların göreve getirdikleri kişilerdi.
Düşünün bu kentin belediyesinde bir teknikerin altında hiçbir önerisi değer bulmayan teknik adamların çalıştığı günler yaşandı.
Bu kafaların Samsun’a değer kattığını söyleyebilir misiniz?
Zaman içinde açılan bulvarlar, kuzey-güney istikametinde hayat bulurken kendi istikametinde devam edememesinin nedeninin, ahbap çavuş ilişkileri olduğunu bilmiyor muyuz?
Yıllarca özellikle ilk yerleşim yeri olan kent çanağının üst mahallerine alınan göçlerle çarpık yapılaşmalara müsaade edilmesine ve seçim zamanları çıkartılan aflarla bu yanlışlara geçerlik kazandıran;
Bu kentin yerel yöneticileri değil miydi?
Yıllar bu yanlışları biriktirerek geçti Samsun’da…
Sonrasında da kent beli bölgelerde nefes alamaz hale geldi.
Bugün bile hala caddelere bakan parsellere yüksek kat hakkı verilerek arkada kalan binalar, hücre hapsine mahkum edilmiyor mu?
Şimdilerde birileri bu yanlışları artık gün yüzüne çıkartarak, kentin yerleşim planının güneşle buluşmasını sağlamaya çalışıyor.
Büyükşehir Belediyesi’nin, Kentsel Dönüşüm Planlamasını bu nedenle değerli buluyorum.
İç içe geçmiş kargacık, burgacık yerleşim modeli yerine,
Yeşil alan ve parklarla nefes alanları çoğaltılmış yerleşimi içeren imar planlarının uygulamaya geçilmesi…
Tespit edilen mahallelerde, bu planlar devreye sokulup, kimsenin mağdur edilmeden yeni ve modern binalarında her türlü yerel ve genel hizmetlerden istifade edebilecekleri konutlarına geçmeleri hedef olarak belirlenmiş.
Bu düşüncenin karşı çıkılacak bir tarafı yok.
Şayet daha çok maddi kazanç sağlamak için projeler dejenere dilmezse,
Kenti yeniden dizayn edecek Kentsel Dönüşüm Projeleri’nin hayata geçirilmesine ve kenti medeniyetle yeniden buluşturacak sonuçlarına ilk alkış tutacak kişi olurum.