YAKLAŞIK bir ay önceydi…
Bir telefon aldım.
Konu marina ile ilgili idi...
Konuyu bende duymuştum.
Resmi bir proje ortada olmadığı içinde ortalıkta bir bilgi kirliliği dolaşıyordu.
Marinanın doldurulacağı fısıltısı herkesi harekete geçirmişti.
Orada demir atmış tekne sahipleri de haklı olarak endişelenmişlerdi.
Tekne sahibi değilseniz bilemezsiniz.
Teknenizi bağlayacak bir iskele bulamama endişesi bir hayli sıkıntı yaratabilir sizde…
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir de bunu ifade ediyor.
Marinanın yapıldığında en kıymetli ve yaşanabilir alanlardan biri haline geleceğini söylüyor.
Konu hakkında derinlemesine bilgisi olmayanların süreci başka tarafa çekmeye çalışmalarının rahatsızlık yaratmasından dem vuruyor.
Bu alan için konuşulan proje artık Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde.
İhaleye çıkılmış, bunun için de ödenek gönderilmiş.
Marina öncesinde dolgu sahası olarak planı onaylanmış ama o günkü şartlarda marina olarak kullanılmasına karar verilmiş.
İçinde tekneler olması marina olduğu anlamına gelmiyor.
“Bu tür yerlerin çok farklı konseptleri var” sözüne katılıyorum.
Bugünkü haliyle tekne bağlanan herhangi bir iskeleden farkı yok.
Aslında proje çıkana kadar herkesin biraz sabretmesi gerekiyor.
Zira başkanın ifadesine göre, orada gerçek manada bir marina yapılabileceği öngörülmüş ve bunu destekler mahiyette bir ödenek gelmiş.
Tekne sahipleri planlanmış bir marina konseptinden bittiğinde elbette yeni şartlara göre istifade edeceklerdir.
Bence gidişattan asıl huzursuzluk duyması gerekenler, orada daire ve işyeri sahibi olanlar…
Kafalarında projeyi canlandıramayacakları için denizden uzaklaşacaklarını düşünüp, hayıflanabilirler.
Dolayısıyla herkesin endişesini giderecek olan ihale edilen yeni projedir.
Marina hattındaki kaygılar bu proje ortaya çıktıktan sonra yerini başka duygulara bırakabilir.