TAHAYYÜL gücünüz yoksa erişecek bir hedefiniz de yok demektir.
Hayal edemeyen bir beynin hizmet planlaması içerisinde olması da mümkün olamayacaktır elbette.
Zaman zaman ben de yaparım.
Benim de hayallerim var.
İnsana dair…
Yaşadığım yere dair…
Geleceğe dair...
Ne kurarım hayallerimde?
Geçmişten daha güzel dostluklar…
Daha yaşanabilir bir çevre…
Medeniyetten almış bir insanlık…
Çevre ve doğa bilinciyle gelişmiş bir yaşam yerleşkesi…
Ama bunu yaparken şunu da asla yapmam!
Elimi çamura batırıp yıkadığımda yeniden temiz görünmesini beklemem.
Bahçemdeki ağaçları kesip gözümün önünde bir orman tahayyül etmem.
Yürüdüğüm, yaşadığım alanı çöp bahçesine çevirip gün yeniden ağardığında gül bahçesi ve temiz bir çevre hayal etmem.
Yani kıssadan hisse derseniz;
Kirletilmiş, bozulmuş hatta yok edilmiş bir geçmiş yaratıp, temiz bir gelecek düşlemem.
Şimdi gelelim bizim yerli Mayami’ye…
Bunu söyleyen sevgili dostum Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci.
İyi niyetle, arzu edilen bir Atakum hayaliyle söylenmiş sözler olduğundan zerre kadar kuşkum yok.
“Karadeniz’in en güzel kenti” diyor, itirazım yok.
Hala öyle kabul etmek istiyorum.
“35 km.’lik sahili ile Türkiye’nin Miami’si” diyor.
“Denizin kıyıya 35 km. cephe yapması kullanılabilir bir sahil anlamına gelmez” diyorum ben de...
Birçok noktadan b.k akan deniz turizm kenti olarak anılacak bir kente yakışmaz desem kimin itirazı olabilir.
“4-5 km. mesafede ormanlarımız” var diyor Deveci…
Ben de, “Ormanlarımız çöp ormanı. Pis kokuyor, her gün içki şişeleri artıklarıyla doluyor. Dışı seni, içi beni yakıyor” diyorum.
“1500 metreye yükselen dağlarımız var” diyor sevgili dostum…
Bir kısmı hala görünebiliyor, doğru söylüyor ama;
“Kafamı kaldırıp dağlara baktığımda onlarla aramıza giren 25-30 katlı binalar görüyorum” diyorum ben de…
Ne organik tarıma itirazım var.
Ne kültür ve sanat gelişmelerine…
Ne de turizm kenti olarak anılma hedefine…
Ama hangi sahille?
Hangi denizle?
Kaç otelle?
Hangi insan kalitesiyle?
Atakum’un buradan geriye dönük 60 yılını doya doya ve keyifle yaşayan biri olarak diyorum ki son olarak;
Geçmişini muhafaza edemeyen bir kentin geleceği yoktur!
Dününü, bugününü, yarınını her platformda, herkesle tartışmaya açarak hem de!
Mayami’yi, Miami yapabilmek için…