HAYAT hepimiz için olabildiğince çok şeyi sığdırmaya çalıştığımız kısa bir süreç aslında..
Ne zaman doğduğunuzu hatırlayabiliyor musunuz?..
“Iıh değil mi?.”
İşte o, hiç kendimize yakıştıramadığımız son da öyle olacak..
Çanlar bir gün bizim için çalacak ve sonsuzluğa kalacakmış gibi yaşadığımız hayat birden kararacak.
Biz anlamayacağız tabi..
Sevenlerimiz ardımızdan ağıtlar yakacak.
Üzülecekler..
Ağlayacaklar.
Ama hiçbir şey değişmeyecek!..
Bizden öncekilere ne olduysa bize de o, olacak..
Unutulup gideceğiz..
Belki zaman zaman yaşarken yaptıklarımızla anılacak bazılarımız..
“İyiydi, hastı” diyecekler..
Ama o kadar!..
“Neden” diye sormayın..
Mezarlıklar bu sorunun cevabını asla duyamayacak olanlarla dolu zira..
Onun için ne yapacaksanız, yaşarken yapmaya bakın.
Çalışın..
Kazanın..
Sorumluluklarınıza sahip çıkın..
Becerebiliyorsanız mutlu edin birilerini..
Bugün neyi getiriyorsa size, onu dolu dolu yaşayın..
Bilin ki, yarın yok..
Her gelecek yarın, birilerimiz için olmayacak!..
Bugünü yaşamaya bakın..
Çok şey beklemeyin hayattan.
Bulduklarınızla mutlu olmaya, mutlu etmeye bakın..
Küsmeyin.
Arkanızı dönmeyin kimselere..
Açılmayacak kapılar yaratmayın..
Bir nefes..
Alamayacağımız son nefes kadar yakın olduğunuzu unutmayın, hayatın sonuna..
İnsanları anlamaya, sevmeye çalışın..
Sevmiyorsanız..
Sevilmiyorsanız..
Bu hayatı henüz yaşarken kendinizi sorgulayın;
“Ben ne için yaşadım” diye..
Ne kadar yaşarsanız,
Mutlu olmak, mutlu etmek için yaşamanız dileğiyle,
İyi pazarlar..