HATIRLIYORUM konuşulanları…
Herkes kendine göre fikir beyan etmişti.
‘Yapılsın, yapılmasın’ diyenler…
‘Güzergah yanlış’ diyenler…
‘Milletin parasını boşa harcamayın’ diyenler…
Öneri sunarken maliyet hesabı çıkarmadan önerenler…
Kendini söz sahibi kabul edip kelam edenler…
Hep böyle olmuştur.
Geleceğe dair ufkunu süslemeyenler, iyi niyetle fikir beyan edenler v.s.
Kente dair bir gelecek planlamasında söz sahibi olduğunu hisseden herkes konuşmuştu!
‘Neden konuştunuz’ demek hafiflik olurdu.
Ama önemli olan geleceği görmektir.
Toplumsal ihtiyaçları çözerken bu tür tepkileri kucaklamak kent yöneticilerin kaderidir.
Katlanmak, dinlemek mecburiyetindeler.
İşte böyle bir ortamda karar vermişti dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz.
Seversiniz, sevmezsiniz ama o adımı atmak cesaretini göstermişti ve Hafif Raylı Sistemle kenti buluşturmak adına kafasında oluşturduğu projeyi uygulamaya sokmuştu.
Kazanımları sorgulandı ilk günlerde…
İstemeyenler kadar isteyenlerde temkinli yaklaşmıştı.
Ama günler geçti Samsun halkı projeyi benimsedi.
Raylı Sistem tuttu.
Konforluydu her şeyden önce…
Rahatlık vardı.
Projenin Atakum’dan başlaması kullanım kültürünü de arttırdı.
Günler geçtikçe kullanım alışkanlığı ve yolcu sayısı arttı.
Gün geldi Samsun’daki ilçe sayısı kadar hatta sokulan tren sayısı yetmedi.
Yenileri alındı hem de yerli imalat olarak…
Hatta yetmez oldu zamanla.
Doğu-Batı istikametinde hattın metrajı uzadı.
Önce Tekkeköy’e sonra üniversiteye ulaştı.
Talep bitiyor mu?
Bitmiyor hatta yenileri geliyor.
Havalimanına mutlaka gitmeli deniliyor.
19 Mayıs ilçesi dahil edilmeli deniliyor.
Geçenlerde birkaç gün kartımı kullanmak adına bindim trene…
Hiç oturamadım ama!
Hangi saatte binerseniz binin dolu.
Ayakta gidiyoruz çoğumuz ama şikayetçi değiliz.
Gece evden seyrediyorum bazen ancak 21.30’dan sonra herkesin oturarak seyahat edildiğine tanık oluyorum.
Maliyetli biliyorum ama “Artık yeni trenler ilave edilmeli hatta” diyorum.
Bu kente çağdaş bir ilavenin tarifidir Raylı Sistem...
Mevcut trenlerin yetmediği de bir gerçektir ama...
Büyükşehir’in imkanlarının kısıtlı olduğunun bilincindeyim ama Sayın Mustafa Demir’in ilk yatırım planlamasında yeni trenlerin olması gerektiğini de söylüyorum.
Benim bildiğimi başkan ve sistemi yönetenler bilmez mi?
Bilirler elbette ama bu çağdaş ulaşım hattının beslenmesini bir kent politikası olarak benimsemeleri ve devlet desteğini bu yönde talep etmeleri artık ihtiyacın ötesinde şarttır.
Tıkış tıkış giden trenlerde halk nefes alamıyor artık.
Yılmaz’ın tüm eleştirileri kucaklayarak attığı adımı koşar hale getirmek Sayın Demir’in hedefi olmalıdır.
Çağdaş Samsun bunu hak ediyor.
Biz de halk olarak beklemekten ötesini…
Nereden nereye değil mi?