KİMSE kusura bakmasın ama her gün kullandığım bir bölgenin akıbetini ister istemez takip etmek mecburiyetindeyim.
Sabah sporu için tercih ettiğim bir yer, Alanlı Piknik Alanı.
Belediyenin ve Orman Bölge Müdürlüğü’nün sahip olduğu mesire yerleri oralar...
Sabah ağaçlık alanın içinden yürürken bizim iki ayaklı hayvanların bıraktığı çöpler arasında zikzak çizmek mecburiyetinde kalıyordum.
Üç-dört gün önce piknik alanının içindeki kulübenin önünde 3 belediye görevlisi gördüm.
Kıyafetlerinden temizlik için geldikleri anlaşılıyordu.
Üçüncü turumda ellerindeki büyük poşetlere yerdeki çöpleri doldurmaya başladılar.
Elleriyle yerden tek tek toplamak biraz yorucu olmalıydı.
Aslında o işi görecek düzenekli bir sopa var ama niye bu çocuklara ondan temin edilmemiş anlayamadım.
Yanlarından geçerken kolay gelsin dedim.
Epey bir müddet çalıştılar.
Onlar giderken en azından belediyeye ait piknik alanında gözle görülür bir çöp kalmamıştı.
Ne yazık ki günü kurtarıyor bu temizlik…
Zira her sabah kahvaltı yapmak için gelen aileleri görüyorum.
Hemen yanlarında çöp konteynırları olmasına rağmen 3-5 metreye kendi çöplerini toplayıp atmaktan acizler.
Dolayısıyla bir gün önce temizlenen alan bir gün sonra eski haline alıyor.
“Bu duruma belediye ne yapsın” derseniz, doğru söylüyorsunuz derim.
Ama sürekli bu amaç için kullanılacak bir mesire yeri olarak planlanmışsa, oraya gelip gidenleri kontrol edecek birkaç görevlinin orada bulundurulması gerekir.
Bana sorarsanız Belediye Meclisi bu konuda bir karar almalı ve piknik alanını kullananlar numaralı masalarda oturtulup, kullandıkları çevreden mesul olmalılar.
Hatta bunun bir parasal cezası da olmalı.
Bizim milletin kültür aşamasını beklemek hayalcilik.
Ancak cebinden çıkacak para ona dur diyebilir.
Geçtiğimiz günler içinde iki ayaklıların bıraktığı çöplere, ormana sokulan ve otlatılan dört ayaklıların pisliği de eklenince: “Piknik alanı mı, pislik alanı mı” diye bir yazı yazmaya niyetlenmiş ama beklemiştim biraz.
Şimdi temizlik için biraz ilgi gösterilince artık o bölgenin bir ‘Piknik Alanı’ olarak anılması ve korunması gerekir diye düşünüyorum.
Araya girecek tatil günlerinden sonra orası için hangi tabiri kullanacağımızı bekleyip gezip göreceğiz.