ÖNCELİKLE pazartesi günü itibariyle gazetemizde tıp alanında bilgi, birikim ve ihtisasına ait deneyimlerini paylaşmaya başlayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şevket Özkaya’yı kutluyor, kendisine ailemize hoş geldiniz diyorum.
Bugünkü konumuz yine ekonomi ve tedbirleri üzerine…
Tutulamayan enflasyon, denetlenemeyen bir ekonomi yarattı.
Bu ülkede ucuzluk dışında her şey var.
Para adına bin bir türlü cambazlıklar yapılarak mevduat sahiplerinin belli yönlere yönlendirilmesinin hiçbir şeyi çözemediğini gördük.
Mesela dolar yerine Türk lirasına özendirmenin faizi ortadan kaldırmadığını…
Kur Korumalı hesapların sahiplerine bizden toplanan vergilerle ödeme yapıldığı artık bir sır değil ve ülke halkının sabrı sınırda.
Öyle ki siyasilerin spontane dudaklarından dökülen kelimelerin çarşı, pazarda nasıl yüze çarpıldığını görüyoruz.
Birbirini tetikleyen zamlar karşısında iktidarımız KDV indirimleriyle bir nefes payı yaratmaya çalıştı ama halkın hiçbir kesimi bu indirimlerde aradığını bulamadı.
Zira yüzde 10’luk KDV indirimleri 50 TL’lik bir gıda maddesinde 5 TL, birçoğunda ise 1-2 lira oynattı.
Bu da alışverişe çıkan vatandaşın kasesine bir memnuniyet yaratmadı.
Eh hal böyle olunca yeni bir şey bulmak gerekiyordu.
AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu’nun dünkü toplantısında ilginç bir öneri ortaya atıldı.
MACARİSTAN ÖRNEĞİ
AK Parti kurmayları hayat pahalılığı konusunda çeşitli öneriler sunarken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, talimatlarına rağmen yeteri kadar denetlenmediğini düşündüğü zincir marketlerde KDV indirim sonuçlarının dikkatle takip edilerek, marketlerin denetim altında tutulması gereğini yinelemiş.
Geçtiğimiz günlerde seçime giden Macaristan’da iktidar olan Sağcı Başbakan Viktor Orban, bazı gıda ve tüketim malzemelerinin fiyatlarının sabit tutulacağı sözünü bir seçim yatırımı olarak kullanmış.
AK Parti kurmayları da özellikle un,şeker, sıvı yağ, çocuk bezi, temizlik ürünlerinin fiyatlarının yıl sonuna kadar sabit tutulması önerisini getirmişler.
Bu öneriye üreticiler ve satıcı marketler ne der bilmem ama tüketen toplumdan bir itiraz gelmez diye düşünüyorum.
Ama asıl mesele, KDV indirimi yapılan gıda ve tüketim maddeleri denetime rağmen istenilen fiyatlar seviyesine gerilemeyişi örneği önümüzdeyken…
Fiyatları sabit tutulacak kalemlerde istikrar sağlanabilecek mi?
Fiyatlat sabit tutulabilecek mi?
Doğrusu ben bu sorulara sağlıklı bir cevap veremiyorum.
Ne dersiniz?
Sizce?