UZUN yıllardır bu kentin sosyal, siyasi dünyasının içindeyim.
Biraz son dönem hariç kentte görev yapmış üst düzey siyasetçi ve bürokratlarla yakın ilişkiler içinde oldum.
Kim nedir, ne düşünür az çok bilirim.
Amacı hizmet olanı da…
Yükselmek için siyaseti basamak olarak kullananı da tanırım.
Aynı şey bürokratlar içinde geçerli.
Şöyle bir bakıyorum kimler gelmiş, kimler geçmiş…
İçlerinde gerçek dost olanlar da çıkmış, dostlukları kullananlar da…
Öylelerini bilirim ki güç sahibi olduktan sonra hem anlayışlarını, hem dostluk portföylerini değiştirdiler.
Ama bir şey hiç değişmedi.
Her seferinde onlar yolcu, biz hancı olduk.
Amel defterleri hizmetle dolu olanları hep yad ettik.
Diğerlerini hatırlamaktan bile imtina ettik.
Siyasette iş bitirmenin yolu musluğun başından geçer.
Geçer geçer ama herkes o musluğu çevirmesini bilemez.
Bakın senesini tam hatırlayamam ama Dr. Salih Bilgin’in, Göğüs Hastalıkları Hastanesi’nin Başhekimi olduğu yıllar.
Yerel televizyonların çok güçlü olduğu benimde yaptığım TV programıyla popüler olduğum dönem…
Bu popülariteyi Samsun lehine kullanmak için çabamız…
Göğüs Hastalıkları Hastanesi’nin ek binası ödenek yokluğundan bir türlü bitirilemiyor.
AK Partinin o dönem İl Başkanı Fuat Köktaş...
Tuttuğunu koparan bir siyasi ve bana göre tüm dönemler baz alındığında en başarılı il başkanı…
Köktaş’ı alıp götürdüm hastaneye gezdi, gördü…
Yüz milyon liralarla ifade edilen ödeneği getirdi ve hastanenin ek binasının hizmete açılmasını sağladı.
Bunu çoğu kimse bilir belki ama başka bir yönünü bilmezler Köktaş’ın...
Ne il başkanlığında ne de sonrasında parasal konularla gündeme geldiğini hiç bilmem.
Üç-beş kuruşlarla dönmeye çalışan yerel basını üzüp, uğraştırdığını da…
Bugün AK Parti’nin İl Başkanlığı’nın basına seçimden kalan borçlarını ve diğer bazı faturaları ödemediği söylentilerini duymaktayım.
Söylentisi bile hoş değil bence…
“Sahi neden” diye sormak zaruret oluyor.
İktidar partisine mensup siyasilerin bu konuda daha hassas olmaları gerektiğine inanırım.
Bence kendilerinden önce bu görevi yapmış olanları örnek almaları ve azından onlar gibi hatırlanmaya gayret etmeleri gerekir.