YAŞANMIŞ bir hikayedir diye söylenir..
Sevginin gücünü ve tarifini bir kez daha bulduğu bu hikayede umuyorum ki, birçok insan da kendisini bulacaktır..
Her zaman dillendirdiğim gibi sevgi, duyguların efendisidir.
Onun olduğu yerde sabır vardır.
Metanet vardır.
Şefkat vardır..
Özlem vardır.
Sevgisinin onu bu düşüncelere ulaştırdığını nice sonra görmüştü..
Yıllar önce ilk gördüğünde kabaran duygularının ilgiden çok farklı olduğunu hissetmişti.
Nice sonra özlemle bütünleşen farklı bir ruh dünyasının içinde buluverdi kendini.
İşte o zaman fark etti, sevdiğini.
Hisettiklerinde yalnız olup olmadığını bilemiyordu.
Sormaya da cesaret edemedi uzun süre.
Ama duygular saklanamaz.
Beraber veya ayrı olduklarında paylaştıkları, hissiyatları ele veriyordu onu.
Hatta bir keresinde veda ederken, “ Seni seviyorum” dediğinde fısıltı haline, “Ben de seni” demesi her şeyi açıkça ortaya koymuştu..
Bazen beraberliklere duygular yetmeyebilir.
Sosyal hayat ve geçmiş yaşamdaki kanıksanmış kurallar sevdiğinizin size kavuşmasının önünde büyük engeller teşkil edebilir..
Bu da böyle bir durumdu işte!.
Erkek seviyor.
Kadın seviyor ama yaşam alışkanlıklarının ruh haline yarattığı korku bu sevginin önüne geçiyor.
Çok bekledi adam..
Öyle böyle değil, yıllarca..
Gelsin istedi.
Herkesi, her kuralı karşısına alarak gelmesini bekledi.
Olmadı ama!..
Dünyaya bir kez gelindiğini hatırlayamayan bir beden, sevgisine rağmen kendisine dikte edilmiş kuramlara karşı durmayı beceremedi..
“Bana ve sevgime sahip çıkamayacak biri, onu kendimden ve dünyadaki her şeyden çok dahi seviyor olsam da, hayatımda yer alamaz” dedi sonunda adam.
Sevgi kutsaldır.
“Bu kadar güçlü bir duyguyu bedenimde yaşarken sevdiğini söylemekten korkan biri sen olsan da, fark etmez.
Yaşadığım hayat seni sensiz sevmeyi öğretti bana. Her gün seni beklemektense, sevgimi bir başıma ve sensiz yaşamayı tercih ederim. Sen olmasan da kutsalımla yaşarım” dedi.
O gün, bugün sahip olduğu duygularını yalnız yaşadığı ve sevgisini kimsenin insafına terk etmediği söylenir...
Hikayemiz çok daha uzun aslında..
Ama sayfaya sığacak kadarı bile sanırım sevginin asaletini anlatmaya yetti.
Şimdi bu hikayede aslında sevginin tek taraflı ve platonik olduğunu düşünebilirsiniz.
Hayır, öyle değil!..
Çünkü bir tarafta sevgisi için dünyaya karşı çıkacak bir adam.
Diğer tarafta korkunun hissiyatıyla duygularını yüreğine gömecek bir kadın vardı.
Seviyorsanız korkmayın.
Çünkü sevgi, sahiplenmeyi hak eder..
Bir daha sevmeye fırsatınız olmayabilir..
Sevginize ve sevdiğinize sahip çıkabilmeniz dileğiyle, mutlu pazarlar..