‘UMUTLAR TÜKENİYOR MU’ başlıklı yazım adresini buldu ve amacına ulaştı.
Yazılar bunun için değil midir zaten…
Konu, amaç ve sonuç!
Üçü birleşti mi, yazana da okuyana da vereceği, mutluluk olur.
Ama bireysel mutlulukların toplumun sorunlarını çözeceğini de düşünecek kadar da saf olmamalıyız!
Bu ülke halkının inkar edilemeyecek büyük sorunları var.
Kendi başına çözemeyeceği büyüklük ve ağırlıktalar onlar.
Geleceğe dair umutlarda yeşermeyince, umutsuzluk ve karamsarlık duygularının yeşermesi ve hayat bulması da kaçınılmaz oluyor.
Oysa umut olmazsa olmayacak çok şey var;
Yaşam keyfi olmaz mesela!
Gelecek beklentisi olmaz!
Her şeyden önemlisi hayata sevgi dolu bakamazlar!
O halde ne yapıp, edip yüreğinizdeki sevgiyi yitirmeyeceksiniz yani…
İlk yazımı ithaf ettiğim kişiye kulak verdiğimizde bakın bu konudaki hissiyatını nasıl dile getiriyor;
“İNSANLIĞIN kalbini hissetmek zor olsa da bizim gibi insanlar için;
Sallanırız ama yıkılmayız.
Sancılı süreçler gelecek olsa da ‘Umut’ hep var.
Çünkü kalbimizde yaşama,
Hakka,
İnsanlığa,
Doğaya ve hayvana karşı SEVGİ var.
Çok şükür!’” diyerek de bitiriyor.
Yani her şeyinizi kaybetseniz de,
Sevginizi kaybetmeyeceksiniz.
Geleceğin üzerindeki karanlık bulutları dağıtmak,
Yeni umutlara sahip olabilmek için sevgi her daim olmalı.
Olmalı ki,
İnsanı yeniden hayata bağlamalı.
Sözün özü;
Çok şey yitirebilirsiniz hayata ve umutlarınıza dair ama bilin ki;
Kötülüklerin anası sevgisizliktir.
Yani;
SEVGİ varsa her şey var!