MAÇIN başında saha ve seyirci avantajıyla baskılı başlayan Kocaelispor’du.
Samsunspor başlarda kontrollü oyunu tercih etti.
Kalede bu kez Nurullah’ın yerine Aykut’u tercih etmişti Mehmet hoca.
Niye Aykut sorusuna bir cevap vermek gereği hissetmiyorum.
Lig öncesi bir hazırlık maçında kalede seyrettiğim Aykut’u beğenmiştim doğrusu.
Dakikalar geçtikçe de, Yasin ve Gökhan Karadeniz ile birlikte ağırlığını hissettirmeye başladı.
Pozisyonlarda yakaladı bu arada.
Yasin’in korner atışında önce Boli, sonra Hasan topu kaleye dürtemedikleri için Samsunspor’u da deplasmanda öne geçmek şansından ettiler.
Futbolda elinize geçen şansı, hele de deplasmanda değerlendiremiyorsanız ceza hemen kesiliyor.
Atamayana atarlar misali, Kocaeli golü uzatma dakikasında buldu.
Bire bir kaldığınızda adam markajı çok önemli.
Rakibinizin topla buluşmasına müsaade etmeyeceksiniz.
Bir yan topta Soner bu kuralı unutunca, rakibin golü en çok isteyen futbolcusu Benhur kafayla ağları havalandırdı ve ilk yarı sonunda takımının soyunma odasına 1-0 önde gitmesini sağladı.
İkinci yarıda Samsunspor’un baskılı oyun anlayışıyla sahada olacağını düşünenler yanıldılar.
Sanırım aynı sıklette olmayan Balıkesirspor’la oynayıp, kazandıkları maç kırmızı-beyazlı oyuncuları yanılttı.
Futbol bir takım oyunu.
Ancak beraber oynadığınız zaman rakibe üstünlük kurabiliyorsunuz.
Dünkü maçta da aynı senaryoyu seyrettik.
Bireysel oynadıkları her pozisyonu nereyse kaybetti Samsunsporlu futbolcular.
Geriden uzun toplarla çıktıklarında da top genelde rakipte kaldı.
Oysa bir takım anlayışında yardımlaşarak geldiklerinde pozisyon bulduklarını hatırlayamadılar oyunun genelinde.
Bence çok ucuz bir mağlubiyet oldu.
Umarım bu mağlubiyetten gerekli dersler çıkartılır.
Gerçek Samsunspor bu değil.
Ancak eksik oyuncular kadroya girdiğinde taşlar yerine oturacak diye düşünüyorum.