TESADÜFEN bilgi sahibi olduğum bir talebin toplumsal bir içeriği olması nedeniyle sizlerle paylaşmak istedim.
Talep sık görüştüğüm dostlarımdan biri olan Nahit Ulun’dan geliyor.
Ulun, bir emekli ama emekliliğin karın doyurmadığı ülkemde halen faal bir işadamı…
Tabii bizi ilgilendiren emekli kısmı…
Geçenlerde SAMULAŞ’ın Cumhuriyet Meydanı’ndaki Başvuru Merkezi’ne gidiyor.
Bir sıra numarası alıyor ve beklemeye başlıyor.
Öyle böyle değil tam tamına 1 saat 30 dakika beklediğini söylüyor.
“Ne olur beklesin” dediğinizi duyar gibiyim.
Ben de diyorum ki neden beklesin?
Problem, SAMULAŞ adına tüm taleplerde işlemlerin Cumhuriyet Meydanı’ndaki merkezden yapılıyor olması.
SAMULAŞ’ın işlemlerini tek merkezden yapıyor olması, iktisatlı davranmak için midir, bilemiyorum.
Ama bu kadar büyük bir kentte bu tür işlemlerin ilçelere pay edilerek merkezlerin çoğaltılması bir çözüm yöntemi olmaz mı, diye de düşündüm kendi kendime…
Gerçi Nahit Ulun bu durumu Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndaki Çözüm Merkezi’ne iletmiş ama henüz bir dönüş olmamış.
Başvurusunda üç ayrı konu ve her konunun bir başka birimi ilgilendirmesi cevabın gecikmesine neden olabilir sanırım.
Sahil yolunda bazı esmer vatandaşların çiçek satmak amacıyla çok sırnaşık davranışlarda bulunarak sürücülere sataştıklarını ve rahatsızlık verdiklerini belirtiyor bir diğer konuda Ulun.
Bu bir zabıta konusu.
Zabıta Daire Başkanlığı’nın bu konuyu çözmekte zorlanmayacağını düşünüyorum.
Bir diğer konu, Atakent’te, Afanlı Deresi üzerinde yapılmakta olan çift yönlü geçişe müsait yapılan köprü.
Çalışmalar sırasında dere güzergahına dökülen molozların, denize ulaşmadan temizlenmesi talebi yerinde bir talep.
Yüklenici firma ya da SASKİ tarafından kolayca halledilebilecek küçük bir sorun.
Burada bir konuya değinmeden geçmek istemiyorum.
Yapılan köprünün gerçekten çok işlevi var.
Çok yerinde ve takdir edilecek bir yatırım.
Düşünenleri ve halkın hizmetine sunanları kutluyorum.