DÜNYAYI sarsan virüsten bahsetmiyorum.
Bu bize özel…
Türk insanının genlerine yapışmış ve aşısı bir türlü bulunmak istenmeyen bir virüs kast ettiğim.
Aslında tespit bana ait değil.
CHP Samsun Milletvekili Neslihan Hancıoğlu, meclisteki konuşmasında dile getiriyor.
Konuşma metninin tamamı, Samsun ve ilçelerinin sorunlarına ait.
Yapılanlar, yapılmayanları ve yapılamayanları paylaşmış Hancıoğlu…
Ve konuşmasının sonunda da büyük alkış almış.
Alkışlar meclisin tamamından değil elbette.
Kendi grubu alkışlamış.
Salonda diğer partilere ait vekiller vardı bilemiyorum ama kentimizin sorunlarına alkış tutmasalar da not almışlardır diye ümit ediyorum.
Vezirköprü’yü dünyaya bağlayan yol demiş, mesela…
Ama adına “Ölüm yolu” demiş.
“Duble yol yapılması için projeler yapıldı ama tık yok” demiş.
Sekiz yıldır bitmeyen hastaneden bahsetmiş.
Kunduz’da milli takımlar için yapılan kamp tesislerinden dem vurmuş.
Zarar ettiği için orayı terk eden müteahhit sonrası orası çürümekteymiş.
Sel baskını sonrası tek bir çivi çakılmayan ilçeleri (Salıpazarı, Terme, Çarşamba) sıralamış.
Çarşamba Ovası’na zehir saçacak santrali hatırlatmış.
Ve sonunda Samsun’u saran en büyük virüsü konu etmiş.
İşsizlik Virüsü!
Sadece geçen yıl iflas eden bin 650 esnaf.
Her ikisinden biri karşılıksız çıkarak yazılan çekler.
1 milyon 350 bin nüfuslu kentte 400 bin icra dosyası…
Ve bu kadar olumsuzluğun yaşandığı bir kentte varılan doğal sonuç; yüz bine yakın işsiz genç.
Amaçsız…
Umutsuz bir gençlik…
Özellikle bu kesime bulaşmış bir virüs.
Ne hastaya bakan var.
Ne virüse ilaç bulan var demeye getiriyor CHP’li vekil.
Ne kadar haklı, ne kadar haksız ona da siz karar verin.