KENTİMİZİN batısında ve doğusunda peyzajı yapılmış iki devasa yeşil alan var.
Batı ve Doğu Park hangi halleri ile olurlarsa olsunlar, kent için önemli nefes alanları…
Dolayısıyla değerlendirilirken amacına uygun dizaynlar içermeli.
Gözünüzün önüne getirin bu alanları;
Bir tarafta Golf Sahası, Samsunspor Alt Yapı Tesisleri…
Balık lokantaları…
Yelken Kulüp…
Spor tesisleri…
Doğu Park'ta yine Samsunspor Tesisleri…
Tenis Kulübü...
En doğusunda Bandırma Vapuru…
Bir plan dahilinde mi yapılmış bu tesisler derseniz…
Pek öyle olduğunu söyleyemem.
Mesela Samsunspor Tesislerini, benimde içinde olduğum yönetim rahmetli Muzaffer Önder döneminde tasarlayıp, yapmıştık.
Rahmetli Turgut Özal'ın Cumhurbaşkanlığı dönemine rast gelen elim kaza sonrası Samsun'a, tesislere kadar bizzat gelip önemli bir miktarda bağışta bulunmuştu.
Bizde, o paranın bir bölümü ile tesisleri geliştirmiştik.
Bugün yerleşkedeki diğer tesislerde yerel yönetimlerle olan ilişkileri sayesinde kendi tesislerine sahip oldular.
Bu da kentteki sivil toplum kuruluşlarının zaman zaman tenkitlerine maruz kaldı.
Demem odur ki bu tür kazanılmış yeşil alanlar değerlendirilirken sivil ihtiyaçlara yerel yönetim planlamalarıyla, mevcut imar planlarına işlenerek hayatiyet kazandırılmalı.
Bakın mesela şimdilerde Samsun Büyükşehir Belediyesi, Doğu Park'ta, 7 bin metrekare alanda bir Çocuk Köyü kazandırma çalışması içinde.
Bu düşünce yönetim gereği büyük bir ihtimalle önce projelendirilmiş.
Sonra komisyonda tartışılmış.
Nihayetinde ise meclisten geçirilerek uygulamaya geçilmiştir.
Yani toplumsal ihtiyaç tespit ediliyor.
Kazanılmış yeşil alanlara uygulama projesi yapılıyor.
Sonuçta da yerinde uygulama çalışmalarıyla topluma kazandırılıyor.
Bu bir amaçtır.
Hitamında ise, yeşil alanların kullanılması tanımına uygun olarak yerel yönetim çalışmasıyla hizmete sunulacaktır.
Şimdi böyle bir çalışmaya, ezbere yapılmış ve yeşil alanlar, gereksiz işgal edilmiş diyebilir misiniz?