'KIYMET BİLMEYENLER İÇİN HARCANAN HER SANİYE, BOŞA GEÇEN ZAMANDIR' sözü çok şeyler anlatır da anlayana…
Bir şeyi,
Bir cismi,
Bir insanı ne kadar parlatırsanız parlatın,
İçinde,
Ruhunda,
Beyninde size verecek bir şeyi yoksa, o parlamanın mum ışığı kadar etkisinin olmayacağını bilmelisiniz.
Hayat adına söz sahibi olmak için sadece tahsil yetmiyor.
O tahsili deneyimlerle bezemedikten,
Belli bir hayat tecrübesini ilave edememekten,
Toplum hayatına kalıcı bir iz bırakamadıktan sonra mum ışığının ne kadar zayıf kaldığını hatta söndüğünü görüyorsunuz.
Newton neden hep hatırlanır?
Edison neden unutulmaz ve yanan lambayı gördüğünüzde rahmet okunur?
Her İstanbul ziyaretinizde aklınıza gelen ilk şey neden Fatih Sultan Mehmet ve yeni bir çağın başlangıcı olur?
Bugün aldığımız her nefeste,
Özgürlüğü her hissettiğimizde,
Yaşadığımız toprak parçasına vatan diyebiliyorsak;
Neden akla gelen ve unutulmaz isim Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olur?
Ne demişler?
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz!
Varsa geçmişe dair bir iziniz.
Varsa toplumun herhangi bir kesiti tarafından anılmaya değer bir mirasınız.
İşte siz o zaman bir değersiniz.
Sizi allayıp, pullayıp billboardlara cicili bicili parlak resimlerle çıkartmak yetmez.
O parlaklık;
Mumun zayıf ışığı kadardır.
Arkanızı döndüğünde söner, gider.
Siz hatırlanmasanız bile.
Yaptıklarınız, emekleriniz, ürettikleriniz gözardı edilse bile,
Kendi kendinize değersiniz.
Yani;
Bazı şeyler zorla değer olmaz.
Değer bulmaz!
Bulacağınız tek şey;
Bakacağınız renk sinemaskop resimlerinizdir