Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidara geldikten sonra tam dokuz milli eğitim bakanı değiştirdi. Erkan Mumcu, Hüseyin Çelik, Nimet Çubukçu, Ömer Dinçer, Nami Avcı, İsmet Yılmaz, Ziya Selçuk, Mahmut Özer ve Yusuf Tekin.
Bu bakanlarla birlikte eğitim istemi de 20’den fazla değişti.
Değişen sistemlere rağmen eğitim kalitesi e yazık ki sürekli geriledi. Okullar artık çocukların ve gençlerin boş vakitlerini geçirmesini sağlamaktan başka bir şeye yaramıyor.
Elbet hala eğitime önem veren ve kalitesini korumaya çalışan kurumlar var, onları istisna ederek yazıyorum bu satırları.
Siyasetin dili de çirkinleşiyor her geçen gün; çirkef, sürtük, aşağılık, çürük ve diğer ifadeler.
Son olarak MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli de katıldı. Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesi ile ilgili konuşmasında ABD göndermesi yapması bende bu kanının oluşmasına yol açtı.
Eğer Sinan Ateş herhangi “bir cemaate mensupsa onu oraya getiren kimdi” sorusunun cevabı yoktur.
Sayın Bahçeli’nin “Bakalım hukuki süreç Ankara’da bitecek, Pensilvanya’da mı?” sözleri bu hükmümü doğrulayan bir cümle.
Bakalım gelişmeler hangi yöne evrilecek?