1835’te sadece 6 kilometre demir yoluna sahip olan Almanya’da bu rakam 1915’te 62 bin 410 kilometreye çıkmıştı.
Almanya’yı sömürgeci bir politikaya iten sebeplerin başında kısa sürede büyük bir gelişme gösteren Alman Endüstrisini yeni pazarlara ve ucuz ham maddeye gereksinim gelmektedir.
Tabii bunda 15 Ocak 1883 Almanya Askeri Heyeti’nin başında İstanbul’a gelen Binbaşı Von Der Goltz’un yoğun ve başarılı çalışmalarının katkısı oldu.
Bu arada Almanya ile yakın ilişkiler kuranların başında Sultan Abdülhamit’in de geldiğini vurgulamak gerekir.
Bir de başka bir gerçek var ki o da Çanakkale savunmasında çok faydasını gördüğümüz 500 kadar ağır topun Alman Krupp firmasına sipariş edilmesiydi.
Bütün bunlar iyi de bir de olayın can yakıcı bir yanı var.
Döşenecek hatların her iki yanımda 20’şer kilometrelik alan içinde maden arama ve ağaç kesme hakkı tanınıyordu.
Bugün demiryollarımızın Anadolu içlerinde zikzaklar çizmesinin bu arama haklarının yakından ilişkisini kim inkar edebilir.
Biz bir taraftan sömürülürken, diğer tarafından da ulaşım sorunu yavaş da olsa çözülüyordu.
Tabii sömürülme işi daha hızlı yürüyordu.
Devam edecek…